Bizimle İletişime Geçin +90 552 402 13 28

Blog

MASUMİYET KARİNESİ

Masumiyet karinesi, ceza hukukunun ve adil yargılamanın temel ilkelerinden biridir. Bu ilkeye göre, bir kişi suçluluğu kesinleşene kadar masum kabul edilir. Yani bir kimse hakkında suç isnadı bulunsa bile, suçu mahkeme kararıyla sabit olana dek "suçsuz" muamelesi görmelidir.

 

📌 Masumiyet Karinesi Nedir?

 

Masumiyet karinesi, bir kişiye ceza verilmesinin, suç işlediği sabit olmadıkça mümkün olmadığını ifade eder.

Bu ilke şu anlama gelir:

 

🔹 “Bir kimse, hakkında kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadan suçlu ilan edilemez.”

 

⚖️ Türk Hukukundaki Yeri:

 

Anayasa m. 38/4:

 

"Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz."

 

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) m. 6/2:

 

"Bir suç ile itham edilen herkes, suçu yasal olarak sabit oluncaya kadar masum sayılır."

 

Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK): Bu ilke, CMK’nın ruhuna tamamen işlemiştir. Özellikle şüpheden sanık yararlanır ilkesiyle birlikte uygulanır.

 

🧾 Masumiyet Karinesinin Sonuçları:

 

Yargılama bitmeden kimse suçlu ilan edilemez.

 

İspat yükü iddia makamındadır (savcıdadır).

 

Sanığın susma hakkı vardır ve bu hakkı kullanması aleyhine yorumlanamaz.

 

Medyada, siyasette ve kamusal alanda; kişi hakkında “suçlu” gibi ifadeler kullanmak, masumiyet karinesini ihlal eder.

 

Yargılama sonunda beraat eden kişi, toplum önünde de masum sayılır.

 

🧠 Uygulama Örneği:

 

Bir kişi hakkında hırsızlık iddiası vardır. Soruşturma açılmış, dava devam etmektedir. Bu kişi hakkında:

 

"Hırsız" demek masumiyet karinesini ihlal eder.

 

Ancak "Hakkında hırsızlık iddiası var" demek hukuka uygundur.

 

⚠️ Masumiyet Karinesinin İhlali Ne Zaman Olur?

 

Medyada "suçlu" yaftasıyla haber yapılması

 

Siyasi açıklamalarda yargı süreci bitmeden kişiyi suçlu göstermeye çalışmak

 

Mahkeme kararından önce ceza vermeye kalkışmak (örneğin kamu görevinden ihraç)

 

Bu tür davranışlar hem hukuka aykırıdır hem de kişi hak ve özgürlüklerine ağır bir müdahaledir.

 

✅ Sonuç:

 

Masumiyet karinesi, adil yargılanma hakkının temel taşıdır. Suçun yargı önünde, objektif delillerle ispatlanmadığı sürece hiç kimse suçlu sayılamaz. Bu ilke, hem bireyin haklarını korur hem de hukuk devleti ilkesinin olmazsa olmazlarındandır.