Blog - Gizemuzunlaw

KAYSERİ CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

SORUŞTURMA NO: 2023/****

ESAS NO : 2023/****

İDDİANAME NO : 2023/****

SANIK : F**** Ç*****, TC:***********

Adres: **********************

MÜDAFİİ : Av. Gizem Gül UZUN

MÜŞTEKİLER : C***** K***, TC: ***********

Adres: **********************

S***** K*******
Adres: **********************

VEKİLİ : Av. ****** *********

KONU : Savunma dilekçemizden ibarettir.

AÇIKLAMALAR :

Yukarıda dosya numarası belirtili ceza davasında müvekkil sanık F**** Ç***** haksız bir şekilde tehdit ve hakaret suçlarından sanık olarak yargılanmaktadır. Şöyle ki;

Müvekkil Sanık F**** Ç***** ile davacı C***** K*** sosyal medya üzerinden tanışmışlar; yaklaşık yedi ay kadar ilişkiye devam etmişlerdir. İlişkileri yalnız sosyal medya platformu üzerinden devam etmekle kalmamış; müvekkil sanık F**** Ç***** ile müşteki C***** K*** fiziki olarak da yan yana gelmiştir.

Öncesinde Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığına verdiğimiz şikayet dilekçemizde de belirli olduğu üzere taraflar **/**/20** tarihinde " * * * * Pansiyon" isimli mekanda birlikte konaklamış ve cinsel birliktelik yaşamışlardır. Müvekkil sanık F**** Ç***** duş aldığı sırada C***** K*** müvekkile ait olan, ziynet değeri rayicine göre düşük olsa da manevi değeri yüksek olan kolyeyi çalmıştır.

Şikayet başvurumuz neticesinde Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı 2023/**** No'lu kararında;

"Soruşturma evrakının tetkikinde, şüphelinin savunmasında söz konusu kolyeyi müştekinin kendisine hatıra olarak verdiğini, kolyeyi F * * * * Ç*****'den rızasını dışında almadığını beyan ettiği,

müştekinin ifadesinde kolyesinin **/**/20** tarihinde şüpheli tarafından çalındığını ancak olaydan bir ay sonra yine şüpheli ile görüştüklerini beyan ettiği, müştekinin kolyesini çaldığını iddia ettiği şüpheli ile görüşmeye devam etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunun değerlendirildiği, ayrıca şüphelinin kolyesinin çalındığını iddia ettiği tarihten yaklaşık altı buçuk ay sonra şikayette bulunmasının da hayatın olağan akışına aykırı olduğunun değerlendirildiği, tüm bu hususlar göz önüne alındığında şüphelinin savunmasının aksine kolyeyi müştekiden habersiz aldığına ilişkin kamu davası ikame etmeye yeterli delilin bulunmadığı anlaşılmakla, CMK.nun 172/1. Maddesi gereğince şüpheli hakkında atılı suçlardan kamu adına KOVUŞTURMA YAPILMASINA YER OLMADIĞINA,"

Karar verilmiştir. Ancak müvekkil, çalınan kolyenin kendisine iade edilmesi amacıyla C**** K*** ile görüşmeye devam etmiş ancak sonuç alamamıştır. C***** K***'nın hatıra niteliği taşıyan ve manevi değeri müvekkilimizce yüksek olan kolyeyi türlü bahanelerle iade etmeyi reddetmesi, müvekkilimizde derin bir elem akabinde uğradığı haksızlık neticesinde öfke duygusu yaratmıştır. İlerleyen tarihlerde, müvekkilimiz F**** Ç*****'nin yeni deliller elde ederek tarafımıza ulaşmasıyla yeniden suç duyurusunda bulunma imkanımız vuku bulmuştur. C***** K***'nın işlemiş olduğu hırsızlık suçu ile ilgili soruşturma devam etmektedir.

Süregelen yargılamalardan anlaşılacağı üzere taraflar arasında husumet bulunmaktadır. C***** K*** müvekkil F**** Ç*****'ye kin ve düşmanlık beslemektedir. Bu kapsamda kendi oluşturduğu yalan delillerle müvekkile karşı suç isnadında bulunmaktadır.

MÜVEKKİL SANIK F**** Ç***** ÜZERİNE ATILI SUÇLARI İŞLEMEMİŞTİR. SAYIN MAHKEMENİZCE MÜVEKKİLİN ÖNCELİKLE BERAATİNİ, SAYIN MAHKEMENİZ AKSİ KANAATTE İSE LEHE HÜKÜMLERİN UYGULANMASINI TALEP EDERİZ.

Müvekkil F**** Ç***** gerçeğe aykırı oluşturulmuş deliller kapsamında haksız şekilde yargılanmaktadır. C***** K***'ya gönderilen mesajlar F**** Ç***** adına oluşturulmuş sahte hesaplardan ibarettir. Mesaj tespit tutanağında yer verilen mesajların hukuka uygun bir yönü bulunmamaktadır. Zaten müvekkil yapmış olduğu beyanında bu mesajların kendi adına oluşturulmuş hesaptan atıldığını belirtmiş; ancak bu mesajları attığını hatırlamadığını, kendisinin hakaret ve tehdit içeren bir söyleminin olmadığını açık bir şekilde ifade etmiştir. İlgili mesajlar müvekkilden sadır olmadığından maddi gerçekliği bulunmamaktadır.

Tarafımızca hiçbir şekilde kabul edilmemekle birlikte en kötü varsayımda bahse konu mesajların müvekkilimiz tarafından gönderilmiş olduğu varsayımında dahi;

İşlenen suçun TCK Mad.29 uyarınca haksız tahrik altında işlendiğinin kabulünü talep ederiz.

Şöyle ki;

HAKSIZ TAHRİK

MADDE 29-

(1) Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine on sekiz yıldan yirmi dört yıla ve müebbet hapis cezası yerine on iki yıldan on sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.

Haksız tahrikten bahsedebilmek için;

ÖĞRETİNİN VE YARGITAY CEZA GENEL KURULU'NUN 2017/362 E. , 2021/88 K. SAYILI KARARINA GÖRE;

A) Tahriki oluşturan haksız bir fiil bulunmalı

Müvekkilin kendisine vefat eden arkadaşından kalan manevi ehemmiyeti yüksek kolyenin C***** K*** tarafından çalınması haksız fiile vücut vermiştir.

B) Fail öfke veya şiddetli elemin etkisi altında kalmalı

Manevi değeri olan eşyası çalınan kimselerin manevi kayıp yaşadığı ve bu kayıp neticesinde yaşayacağı duyguların şiddetli üzüntü ve öfke olacağı kabule değerdir.

C) Failin işlediği suç bu ruhsal durumumun tepkisi olmalı

Tahrike uğrayan, üzüntü ve öfkeye gark olan kimseler etkiye tepki kapsamında bu fiili işlemeleri anlaşılabilmelidir. Çünkü haksız tahrik altındaki kimselerin suç işlemekten kendisini alıkoyma yeteneği önemli ölçüde azalmaktadır.

D) Haksız tahrik teşkil eden eylem mağdurdan sadır olmalıdır.

Kolyenin alınması, hakaret ve tehdit suçlarının mağduru olduğunu iddia eden C***** K*** tarafından bizzat gerçekleştirilmiştir.

Somut olayda haksız tahrik hükümlerinin tüm şartları oluşmuştur. Suç müvekkil tarafından işlenmemiştir. Ancak işlenmiş olduğu varsayımında dahi haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.

SONUÇ VE İSTEM :

Yukarıda açıklanan ve re'sen gözetilecek diğer nedenlerle sanık F**** Ç*****'nin üzerine atılı suçu işlemediği sabit olması nedeniyle BERAATİNE karar verilmesini; sayın mahkemeniz aksi

kanaatte ise lehe hükümlerin uygulanarak karar verilmesini vekaleten saygılarımızla arz ve talep ederiz. **/**/20**

SANIK MÜDAFİİ

Av. Gizem Gül UZUN

Bizi Takip Et:

Soruşturma Aşamasında Savunma Dilekçesi Örneği

Sivas İcra Avukatı - Si..

Soruşturma Aşamasında ..

Son Bloglar

Vekaleti Kötüye Kullanma Suçu Şikayet Dilekçesi

ADLİ YARDIM TALEBİ DİLEKÇE ÖRNEĞİ

Boşanma Davası Davadan Feragat Dilekçesi Örneği

Mütalaaya Karşı Savunma Dilekçesi Örneği

İletişime Geçin