TUFANBEYLİ ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE
DOSYA NO : 2023/*** E.
BEYANDA BULUNAN
MÜŞTEKİ :
VEKİLİ :
SANIK :
KONU : Tufanbeyli Cumhuriyet Başsavcılığının esas hakkındaki mütalaasına karşı beyanlarımızı içerir dilekçemizdir.
AÇIKLAMALAR :
Müvekkil ile Gizem *********, Kayseri 2. Aile Mahkemesinin 2022/*** E. Sayılı derdest boşanma davasında taraf olarak yer almaktadırlar.
Sanık Gamze *************, Gizem *********'ın kız kardeşidir. Müvekkilin de baldızıdır. Sanık, kendisine ait GSM hattına kayıtlı WhatsApp isimli uygulamadan müvekkile hitaben;
"Bir avukatımız var ki konuştuk. Biz senin donuna kadar alırız. Paranın köpeği olmuşsunuz sülalecek, sike sike vercen avukatımız öyle sağlam ki ciğerini söker eline verir haberin olsun, biz sizin gibi bok yolundan değil, hak yolundan devam edecek."
Şeklinde müvekkilin onur, şeref ve saygınlığını zedeleyici cümleler kurmuştur. Tufanbeyli Cumhuriyet Başsavcılığının 2022/*** Soruşturma, 2023/* Esas, 2023/5 İddianame numaralı iddianamesinde şüphelinin beyanı alınmış; şüpheli üzerine atılı suç ile ilgili yaptığı savunmasında;
"Olayın kızgınlığı ile iki mesaj attığını ve üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini," beyan ederek kısmi ikrarda bulunmuştur. Bunun üzerine dosya uzlaştırmacıya gönderilmiş; fakat taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamaması üzerine şüphelinin üzerine atılı eylemlerine uyan sevk maddeleri uyarınca cezalandırılması adına iddianame hazırlanmış olup; işbu iddianame Sayın Mahkemeniz tarafından kabul edilmiştir.
Sayın Mahkemenizin 16/11/2023 tarihli ve 2 numaralı celsesinde tarafımıza, mütalaaya karşı beyanlarımızın sunulması için bir sonraki celseye kadar süre verilmiş olduğundan, işbu mütalaaya karşı beyanlarımızı sunma zorunluluğumuz hasıl olmuştur.
Hükmün konusu ve suçu değerlendirmede mahkemenin yetkisi
Madde 225 – (1) Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve
faili hakkında verilir.
(2) Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 225. Maddesi uyarınca, Sayın Mahkemeniz tarafından kurulacak hükmün, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verileceği belirtilmiş olup; Sayın Mahkemeniz tarafından fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı kalınmayacağı açıklanmıştır.
5271 sayılı kanunun 225. Maddesi uyarınca, sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti yolu ile müvekkile hakaret eden sanığın Gamze COŞKUNCA olduğu sarihtir. Fiilin nitelendirilmesi yetkisi Sayın Mahkemenize ait olmak üzere;
Tufanbeyli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanılan ve tarafımızca da sanığın eylemine uyduğu düşünülen iddianamede, sanığın müvekkile yönelik olarak gerçekleştirmiş olduğu eyleminin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 125. Maddesinin 2. Fıkrasına uyan, "Sesli, Yazılı veya Görüntülü Bir İleti Yoluyla Hakaret" suçunun maddi unsuru olduğu belirtilmiştir.
SOMUT OLAYDA SUÇUN MADDİ VE MANEVİ UNSURLARI İNCELENECEK OLURSA, SANIĞIN GERÇEKLEŞTİRMİŞ OLDUĞU EYLEMİN, TUFANBEYLİ CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI TARAFINDAN HAZIRLANAN İDDİANAMEDE YER ALAN SEVK MADDELERİNE UYDUĞU AÇIK ŞEKİLDE GÖRÜLEBİLECEKTİR.
Hakaret
Madde 125- (1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden (...)veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.
(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
(3) Hakaret suçunun;
a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,
İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
(4) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(5) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.
Yukarıdaki TCK m.125/2 hükmünün unsurları incelenecek olursa;
Fail:
Sayın Mahkemenizce de bilindiği üzere, suçun maddi unsurlarından ilki fail unsurudur. Fail, bir suçu işleme kararı kapsamında, bu suça yönelik olarak, suçun kanuni tanımında yer alan unsurlarını gerçekleştiren ve bu yolla da mağdurun korunmaya değer hukuki değerini ihlal eden kişidir. Türk Ceza Kanununun amacı, toplumun bir arada huzur, güven ve dayanışma içinde yaşaması için elzem olan hukuki değerlerini korumaktır. Fail, işlemiş olduğu suçun türüne göre bu hukuki değerleri ihlal ederek, toplumdaki hukuki ve sosyal düzeni bozan kişidir.
Mağdur:
Mağdur, failin bir suçu işlemek amacıyla gerçekleştirmiş olduğu icra hareketlerinden ötürü hukuki değerleri ihlal edilen veya ihlal edilme tehlikesi altında bırakılan kimsedir. Failin gerçekleştirmiş olduğu hareket sebebiyle, TCK tarafından bireylere sağlanan hukuki koruma, haksız şekilde mağdurun aleyhine olarak bozulmaktadır. Yargılama faaliyetlerinin amacı, haksız ve bir tarafın aleyhine olarak bozulan hukuki düzenin tekrardan yerine getirilmesidir.
Korunan Hukuksal Değer:
Kanun koyucu tarafından hakaret suçunu oluşturan fiillerin kanunda seçimlik hareketler yoluyla sayılarak suç kapsamına alınmasının nedeni, bireylerin onur, şeref, saygınlığı ve toplum içindeki itibarıdır. Sanığın, müvekkilin üzerine sövmek ve haksız bir olgu isnat etmek yoluyla gerçekleştirmiş olduğu hareketi sebebiyle müvekkilin onur, şeref ve saygınlığının zedelendiği kabul edilmelidir. Sanığın ifadeleri yalnızca müvekkil tarafından muhatap alınmış, hakaret dolu sözlere toplumun diğer bireyleri şahit olmamışsa da; TCK tarafından hakaretin sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile gerçekleştirilmiş olması da cezalandırmaya tabi tutulmuş ve toplumun diğer bireylerinin ilgili suç konusunda bilgi ve görgüsünün olması şart kılınmamıştır.
Manevi Unsur:
Hakaret suçunun manevi unsuru kasttır. Hakaret suçu taksirle işlenemez. Kastın, genel kast olması yeterlidir. Özel kast aranmaz. Yani, Failin spesifik olarak hakarette bulunma kastıyla hareket edip etmediğine bakılmaz, beyan edilen ifadenin hakaret içerikli olması yeterlidir.
Fiil:
İşbu yargılamanın konusu olan TCK m.125/2 uyarınca işlenen "Sesli, Yazılı veya Görüntülü Bir İleti Yoluyla Hakaret" suçunda fiil, kanunun ilk fıkrasında;
Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden (...)veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi,
Şeklinde seçimlik hareketler yoluyla sayılmıştır. Kanun maddesinin 2. Fıkrasında ise;
(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.
Denilerek, fail hakkında 1. Fıkrada belirtilen öngörülen cezaya hükmedileceği belirtilmiştir.
Somut olayda sanık Gamze ********* tarafından müvekkile, sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti gönderme imkanı tanınan WhatsApp isimli uygulamadan;
"Bir avukatımız var ki konuştuk. Biz senin donuna kadar alırız. Paranın köpeği olmuşsunuz sülalecek, sike sike vercen avukatımız öyle sağlam ki ciğerini söker eline verir haberin olsun, biz sizin gibi bok yolundan değil, hak yolundan devam edecek."
Şeklindeki ifadeleri içeren yazı ile hakaret edilmiştir. Sanığın, ifade etmiş olduğu sözlerin, kanun maddesinde belirtilen ve "Bir kimsenin onu, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat etmek veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldırmak.." şeklindeki fiil unsurunu sübuta erdirdiği açıktır.
SORUŞTURMA AŞAMASINDA ŞÜPHELİ SIFATINDA YER ALAN SANIĞIN, SAVCILIKTA YAPMIŞ OLDUĞU SAVUNMASININ, TCK'NIN "HAKSIZ FİİL NEDENİYLE VEYA KARŞILIKLI HAKARET" BAŞLIKLI 129. MADDESİ HÜKMÜNÜN UNSURLARINI TAŞIMADIĞININ KABULÜ YERİNDE OLMAKLA BİRLİKTE; SANIĞIN EYLEMİNİN HERHANGİ BİR İNDİRİME TABİ TUTULMADAN CEZALANDIRILMASI GEREKMEKTEDİR.
Sanık, iddianamede şüpheli sıfatında vermiş olduğu ifadesinde;
"Olayın kızgınlığı ile iki mesaj attığını ve üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini," beyan etmiştir. Sanığın savcılıkta vermiş olduğu ifadenin düzenleme altına alınmış olduğu TCK'nun 129. Maddesindeki haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakareti düzenleyen maddesinin unsurlarının somut olayda oluşup oluşmadığını incelemek gerekirse;
Haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret
Madde 129- (1) Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.
(2) Bu suçun, kasten yaralama suçuna tepki olarak işlenmesi halinde, kişiye ceza verilmez.
(3) Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.
Kanun maddesinde görüldüğü üzere hakaretin haksız bir fiile karşı tepki olarak işlenmesi halinde faile verilecek cezada indirime gidilebileceği gibi, ceza verilmemesi de kararlaştırılabilir.
Hakaretin kasten yaralamaya tepki olarak işlenmesi halinde ise faile ceza verilmez.
Kanun maddesinin 3. Fıkrasında ise karşılıklı hakarete değinilmiştir. Olayın mahiyetine göre faillerden her ikisi için veya sadece birisi için cezada indirime gidilebileceği; veya ceza verilmeyeceğinin kararlaştırılabileceği belirtilmiştir.
Somut olay incelendiğinde, müvekkilin sanığa yönelik herhangi bir hakareti bulunmamaktadır. Bu sebeple sanığın, belirtilen kanun maddesinin 3. Fıkrası hükmünden yararlanabilmesi mümkün değildir. Nitekim kanun maddesinin 2. Fıkrasında belirtilen "kasten yaralama" fiilinin de gerçekleştiğini kabul etmek mümkün olmadığından sanık, 2. Fıkra hükmünden de yararlanamayacaktır. Kanun maddesinin 1. Fıkrasında ise "haksız bir fiile tepki olarak hakaretin işlenmesinden bahsedilmiştir."
Müvekkilin, sanığın kız kardeşi Gizem *********** ile boşanma aşamasında olması ve işbu derdest boşanma davasında, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun kendisine tanımış olduğu hakları talep etmesi, haksız bir fiil teşkil etmemektedir. İşbu sebeple sanığın işlemiş olduğu hakaret suçuna kanunda öngörülen daha az cezanın verilmesini veya hiç ceza verilmemesini gerekli kılan herhangi bir nitelikli hal mevcut değildir.
SOMUT OLAYDA SORUŞTURMA AŞAMASINDA İDDİANAME HAZIRLANMASI İÇİN "YETERLİ ŞÜPHE", KOVUŞTURMA AŞAMASINDA İSE CEZALANDIRMA YAPILABİLMESİ İÇİN "KUVVETLİ ŞÜPHE" ŞARTI GERÇEKLEŞMİŞTİR. ZİRA SAVCILIK VE MAHKEME DOSYASINDA YERİNİ BULAN VE SANIĞA AİT GSM HATTINA KAYITLI OLAN WHATSAPP MESAJ EKRAN GÖRÜNTÜLERİ, GERÇEĞE UYGUN, SOMUT VE MADDİ DELİL NİTELİĞİ TEŞKİL ETMEKTEDİR.
Açıklamış olduğumuz sebeplere ek olarak, soruşturma aşamasında şüpheli olarak yer alan Gamze ************'nın suç işlediğine yönelik "yeterli şüphe"nin oluşumuna sebebiyet verecek şekilde "yeterli delil" bulunduğu anlaşılmaktadır. Nitekim Sayın Mahkemeniz tarafından yapılan kovuşturma dosyasında yer alan ve sanığa ait GSM hattına kayıtlı olan WhatsApp ekran görüntüsü delilinin, sanığın cezalandırılmasına karar verilmesini gerekli kılan ölçüde "kuvvetli şüphe" yarattığı da açıktır.
İşbu sebeple Tufanbeyli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanılan iddianamede yer alan;
"Şüphelinin üzerine atılı eylemlerinden dolayı yukarıda yazılı sevk maddeleri uyarınca CEZALANDIRILMASINA,
Şüphelinin TCK'nun 53. Maddesinin 1. Fıkrasının (c) bendinde yer alan haklarından koşullu salıverme tarihine, diğer bentlerde yazılı haklarından cezanın infazı tamamlanıncaya kadar YOKSUN BIRAKILMASINA,
Tüm yargılama giderlerinin CMK'nın 325/1 maddesi uyarınca şüpheliden TAHSİLİNE,"
Yönelik ifadelere tarafımızca katılınılmakla beraber, Sayın Mahkemenizce sanığın gerçekleştirmiş olduğu fiilinin nitelendirmesinin eylemine uyan şekilde yapılarak, indirimsiz şekilde CEZALANDIRILMASINA karar verilmesini saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim.
SONUÇ VE İSTEM :
Yukarıda arz ve izah olunan ve Sayın Mahkemenizce re'sen göz önünde bulundurulacak nedenlerle,
İddia makamının esas hakkındaki mütalaasına ilişkin beyanlarımızın kabul edilmesini,
Sanığın gerçekleştirmiş olduğu fiilinin nitelendirmesi yapılarak, sanığın eylemine uyan şekilde ve lehe hükümler uygulanmadan CEZALANDIRILMASINA karar verilmesini,
Yargılama giderleri ve karşı vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini,
Saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim. 27/11/2023
MÜŞTEKİ VEKİLİ
Av. Gizem Gül UZUN