Bizimle İletişime Geçin +90 552 402 13 28

Blog

AÇIK BOŞLUK VE ÖRTÜLÜ BOŞLUK

AÇIK BOŞLUK VE ÖRTÜLÜ BOŞLUK

 

AÇIK BOŞLUK VE ÖRTÜLÜ BOŞLUK: HUKUKİ BOŞLUKLARIN NİTELİĞİ VE YORUM SÜRECİNDEKİ ROLÜ

Giriş

Hukuk kuralları, toplumsal düzeni sağlamak amacıyla oluşturulmuş normatif yapılar olsa da, yasaların soyut ve genel ifadelerle kaleme alınması, kimi zaman belirli bir somut duruma uygulanırken belirsizlik doğurabilir. Bu belirsizlik ya da eksiklik, uygulamada “hukuki boşluk” olarak adlandırılır. Hukuki boşluklar kendi içinde çeşitli türlere ayrılır. Bu türlerden açık boşluk ve örtülü boşluk, boşluğun görünürlüğü ve çözüm yöntemleri bakımından önem taşır.

 

Bu makalede, açık ve örtülü boşluk kavramları, aralarındaki farklar, somut örneklerle açıklanarak yorum yöntemleri açısından değerlendirilmekte; ayrıca hukuk uygulayıcısının (özellikle hâkimin) bu tür boşluklar karşısındaki rolü incelenmektedir.

 

I. Hukuki Boşluk Kavramı Üzerine Genel Bir Çerçeve

Hukuki boşluk, mevcut hukuk düzeni içinde belirli bir somut olaya uygulanacak yeterli, açık ve doğrudan bir normun bulunmaması durumudur. Hukuki boşluklar şu durumlarda ortaya çıkabilir:

 

Mevzuatta konuya ilişkin hiçbir düzenleme olmaması (kural dışı boşluk),

 

Mevcut düzenlemenin yetersiz kalması (kural içi boşluk),

 

Kasıtlı ya da kasıtsız şekilde kuralın eksik bırakılması,

 

Çelişkili veya muğlak hükümlerin olması.

 

Bu genel boşluk anlayışı içinde, açık ve örtülü boşluklar, özellikle uygulama sırasında hükmün görünürlüğü bakımından farklılık gösterir.

 

II. Açık Boşluk (Gerçek Boşluk)

Tanım:

Açık boşluk, kanun koyucunun konuya ilişkin düzenleme yapma iradesine sahip olduğu, ancak düzenlemeyi tamamlamadığı ya da eksik bıraktığı durumlarda ortaya çıkan boşluktur. Bu boşluk, kanun metninden kolaylıkla fark edilir.

 

Özellikleri:

Görülür ve teşhis edilebilirdir.

 

Kanun koyucunun müdahalesine ihtiyaç duyar.

 

Hâkim, açık boşluk karşısında yorum, kıyas, örf-adet veya hukukun genel ilkeleriyle çözüm üretir.

 

Örnek:

Türk Borçlar Kanunu'nda kiracının tahliye taahhüdü verdiği hâllerde tahliye süresine ilişkin bir süre düzenlenmiştir. Ancak aynı konu alt kira ilişkisi için açıkça düzenlenmemiştir. Bu durum açık boşluk olarak kabul edilebilir.

 

Çözüm Yolları:

Amaçsal yorum

 

Kıyas

 

Genel ilkeler

 

III. Örtülü Boşluk (Zımni Boşluk)

Tanım:

Örtülü boşluk, hukuk kuralının görünüşte eksiksiz ve yeterli olmasına rağmen, somut olay karşısında adil olmayan ya da yasa koyucunun amacına aykırı sonuçlar doğurması hâlinde ortaya çıkan boşluktur. Yani kural vardır, ama uygulanması istenen sonucu doğurmaz.

 

Özellikleri:

Kural varmış gibi görünür, ancak adalet ya da mantık bakımından yetersiz kalır.

 

Yasa koyucunun amacına aykırı sonuçlar doğurabilir.

 

Hâkim, kuralın lafzıyla değil amacıyla hareket ederek boşluğu giderir.

 

Örnek:

Miras hukuku kapsamında evlat edinilmiş bir çocuğun, evlat edinenin kardeşleriyle olan miras ilişkisi, kanunda açıkça düzenlenmiş olsa da, uygulamada adaletsiz sonuçlar doğurabilir. Bu durum örtülü boşluk yaratır ve hâkim kıyas yoluna gidebilir.

 

Çözüm Yolları:

Amaçsal ve teleolojik yorum

 

Adalet ve hakkaniyet ilkeleri

 

Genişletici ya da daraltıcı yorum

 

IV. Açık Boşluk ve Örtülü Boşluk Arasındaki Farklar

Kriter Açık Boşluk Örtülü Boşluk

Kural varlığı Eksik veya hiç yok Görünüşte mevcut ama yetersiz

Görünürlük Belirgin, kolayca fark edilir Ancak derinlemesine analizle fark edilir

Çözüm yöntemi Kıyas, yorum, genel ilkeler Amaçsal yorum, adalet ilkesine göre düzeltme

Yasa koyucunun iradesi Kural koymak istemiş ama eksik bırakmış Kural koymuş ama amaç dışına çıkılmış

Hâkimin rolü Eksikliği tamamlar Kuralın kapsamını yeniden değerlendirir

 

V. Hukuk Uygulamasında Önemi ve Yorum Sürecine Etkisi

Açık ve örtülü boşlukların ayrımı, yorum yönteminin seçilmesinde belirleyicidir.

 

Yargı kararlarında örtülü boşlukların fark edilmesi, hukuki sezgi, yorum yeteneği ve yasa koyucu niyetinin doğru okunması ile mümkündür.

 

Özellikle anayasa yargısı, idare hukuku ve özel hukuk alanlarında örtülü boşluklarla sık karşılaşılır.

 

Bu boşluklar, hâkimin hukuk yaratıcı rolünü güçlendirir, fakat bu da yasama-yargı ayrımı açısından sınır tartışmalarına yol açabilir.

 

VI. Eleştiriler ve Tartışmalar

Açık boşluklar, yasa koyucunun ihmali olarak eleştirilirken, hızlı toplumsal değişim nedeniyle kaçınılmaz kabul edilir.

 

Örtülü boşluklar, hâkime geniş takdir yetkisi tanıdığı için hukuk güvenliği açısından riskli bulunabilir.

 

Özellikle daraltıcı ya da genişletici yorumların hakkaniyet adına yapılması, yargı aktivizmi tartışmalarını gündeme getirir.

 

Hukuki boşlukların varlığı, yasaların yaşayan bir organizma olduğunu ve değişen koşullara uyum sağlamak zorunda kaldığını gösterir.

 

Sonuç

Açık ve örtülü boşluklar, hukuk kurallarının sınırlılığı ile adalet arayışı arasındaki gerilimi gösteren olgulardır. Açık boşluklar eksik yazımın, örtülü boşluklar ise eksik anlamın ürünüdür. Bu iki boşluk türünün doğru şekilde ayırt edilmesi ve uygun yorum yöntemleriyle giderilmesi, hem hukuk uygulayıcılarının sorumluluğudur hem de adaletin somut olayda gerçekleştirilmesinin güvencesidir. Bu nedenle, hukuki boşluk kavramı yalnızca teoriye ait bir tartışma değil, aynı zamanda hukuk pratiğinin merkezinde yer alan bir olgudur.

Son Bloglar

NİŞANLANMA

01 Ekim 2025 Çarşamba

İŞÇİNİN KISA ÇALIŞMASI

24 Eylül 2025 Çarşamba

İletişime Geçin

Telefon

+90 552 402 13 28