• info@gizemuzunlaw.com
  • +90 552 402 13 28
Bizimle İletişime Geçin +90 552 402 13 28

Blog

SOSYAL İNCELEME RAPORUNA KARŞI BEYAN DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ

                                           ADANA 3. AİLE MAHKEMESİNE

 

DOSYA NO                                       : 2023/*** E.

 

DAVACI                                            :

 

VEKİLİ                                              : Av. Gizem Gül UZUN

                                                          Sahabiye Mah., Teoman Sk., Avukatlar İş Hanı, Bina No:9,Kat:5, Daire No:501, Kocasinan/ KAYSERİ

 

DAVALI                                             :

 

KONU                                                 : 09/11/2023 tarihli Sosyal İnceleme Raporuna ilişkin beyanlarımızın sunulması ve 02/12/2007 doğumlu müşterek çocuk ****************'ın geçici velayetinin müvekkil lehine kurulması için ARA KARAR kurulması talebimizi içerir dilekçemizdir.

 

AÇIKLAMALAR                              :

 

Taraflar arasında Adana 3. Aile Mahkemesinin 2023/*** E. Sayılı derdest dosyasında hali hazırda boşanma davası bulunmaktadır. Boşanma davası kapsamında Sayın Mahkemenizce sosyal inceleme raporu düzenlenmesi istenmiş; bunun üzerine Adli Destek Mağdur Hizmetler Müdürlüğü tarafından 09/11/2023 tarihli sosyal inceleme raporu düzenlenmiştir. Söz konusu raporun düzenlenmesi için müvekkil ve müşterek çocuklarla 01/11/2023 ve 08/11/2023 tarihlerinde görüşmeler ve incelemeler yapılmıştır. Sosyal inceleme raporunda müvekkil ile yapılan görüşmelerle ilgili şu ifadeler yer almıştır;

 

"Davacı **********, sosyal ve ekonomik yaşantısıyla ilgili olarak;

 

1989 Midyat doğumlu ve ilkokul mezunu olduğunu, giyim üzerine iş yerinin olduğunu ve orada çalıştığını, aylık yaklaşık ortalama 20 bin TL gelir elde ettiğini, sigara, alkol dahil bağımlılık yapıcı madde kullanımının bulunmadığını, Bağkur'unun olduğunu, düzenli ilaç kullanımı ve sağlık sorununun olmadığını, üzerine kayıtlı bir iş yerinin bulunduğunu, şu an yıllık kirası 60 bin TL olan 3+1 odalı evde müşterek çocuklarla birlikte yaşadıklarını ifade etmiştir. 

 

Davacı ************, yaşanan süreçle ilgili olarak;

 

Davalı ile görücü usulüyle tanıştıklarını ve 2003 yılında dini nikahlarının kıyıldığını, resmi olarak 2008 yılında evlendiklerini, davalının amcasının oğlu olduğunu, davalıyla 01/10/2023 tarihinden beridir ayrı yaşadıklarını, evliliklerinde genellikle davalının devamlı alkol kullanmasından dolayı sorunlar yaşadıklarını, çocuklarının büyüdüğünü, çocuklarını dışarıdaki kötü çevreden mi yoksa evde yaşayan babalarından mı koruması gerektiğini bilemediğini, davalının devamlı ev içerisinde alkol kullandığını ve alkol aldığı zamanlardaki davranışlarının evde yaşayan herkesi etkilediğini, davalının eve geldiği zaman kendisi ve çocukları uyutmak istemediğini, bu saatte neden yatıyorsunuz diyerek huzursuzluk çıkarttığını, oğlu Enescan'ın bu durumlara çok sinirlendiğini ve etkilendiğini, davalının alkolün dozunu arttırdığı zaman kendisine şiddet uyguladığını, davalıya çok şans verdiğini ancak durumun değişmediğini, en sok Ekim ayında yine alkollü eve geldiğini ve evde tartışma çıktığını, diğer gün davalı işteyken müşterek çocuklarla birlikte evden ayrıldıklarını, 16/10/2023 tarihinde boşanma davası açtığını, boşanmakta kararlı olduğunu, tekrar evlenmeyi düşünmediğini ifade etmiştir. 

 

Müvekkilin beyanlarında da açık olduğu üzere müvekkil, kendine ait iş yeri bulunan, değişen miktarlarda fakat ortalama 20 bin TL'yi bulan bir kazanca sahiptir. Müvekkil, müşterek çocuklarla birlikte bir hayat kurabilmek adına 3+1 odalı bir ev kiralamış; üstelik kirasını da peşin ödemiştir. Yargılama sürecinde geçici; boşanma tarihinin kesinleşmesi ile birlikte müşterek çocukların kalıcı velayetlerinin müvekkile verilmesi durumunda müşterek çocukların kendilerine ait bir odaları olacaktır. 

 

Müvekkilin sigara ve alkol bağımlılığı bulunmamaktadır. Müvekkil, herhangi bir hastalıktan muzdarip değildir ve müvekkilin ilaç kullanımı söz konusu değildir. Müvekkilin üzerine bir iş yeri kayıtlıdır. Müvekkilin BAĞKUR'u bulunmaktadır. Sayın Mahkemenizce de görüleceği üzere müvekkil, müşterek çocukların velayetten kaynaklanan bakım, gözetim, eğitim gibi tüm giderlerini karşılayabilecek ekonomik yeterliliğe sahiptir. Müvekkil, kendini çocuklarına adamıştır ve bir daha evlenmeyi düşünmemektedir. 

 

Müvekkilin beyanında da görüleceği üzere müvekkil, müşterek çocukları dışarıdaki çevreden mi yoksa babalarından mı koruması gerektiği konusunda çaresiz kalmıştır. Zira davalı, ev içinde alkol tüketmiştir. Alkol şişelerine ve babalarının sarhoş vaziyetteki davranışlarına maruz kalan müşterek çocuklar bu durumdan ne yazık ki olumsuz anlamda etkilenmişlerdir. Öyle ki davalı, alkol aldığı zamanlarda müvekkili ve müşterek çocukları, "Bu saatte neden uyuyorsunuz?" diyerek gecenin bir yarısı korkuyla yataklarından kaldırmıştır. Davalı, yüksek dozda alkol aldığı zamanlarda müvekkile fiziksel şiddette de bulunmuştur. Ergenlik döneminde olan müşterek çocuk ************* ise bu yaşananlara çok sinirlenmiş ve etkilenmiştir. Sayın Mahkemenizce de görüleceği üzere davalının bağımlılık düzeyinde alkol kullanımı söz konusudur ve davalı, bedensel ve ruhsal anlamda müşterek çocukların velayetlerini üstlenebilecek durumda değildir. Müşterek çocukların velayetlerinin davalıya bırakılmasına karar verilmesi halinde, davalının müşterek çocuklara kötü örnek olacağı açıktır. 

 

Sosyal İnceleme Raporunun devamında şu ifadeler yer almıştır;

 

"Davacı *************, müşterek çocuklarla ilgili olarak;

 

Müşterek çocuklardan **********'ın 18 yaşını 5 gün önce doldurduğunu, liseyi bitirdiğini ve sınava hazırlandığını, müşterek çocuklardan *********'ın 16 yaşında olduğunu, açıktan liseye devam ettiğini, covid döneminde pek okula gitmek istemediği açıktan liseye yazdırdığını, şu an dışarıdaki kötü çevreden uzak kalması ve güvenilir insanlarla takılması için kardeşlerinin tesbih dükkanında işe soktuğunu ve orada çalıştığını, oğlunun lise derslerinin iyi olduğunu, işe sabah gidip akşam geldiğini, haftasonları tatil olduğunu, işten geldikten sonra akşam yemeğini yeyip spora gittiğini, evlilik süreci içerisinde müşterek çocuklarla hep kendisinin ilgilendiğini, çocuklarının okul toplantısına kendisinin katıldığını, hastalandıklarında hastaneye hep kendisinin götürdüğünü, çocukları doğduğu günden beri çocuklarına hem anne hem de baba olduğunu, ayrılık süreci içerisindeki ilişkilerinin de aynı şekilde devam ettiğini, sabahları oğlu ile birlikte evden çıktıklarını, akşam yemeklerini sabahtan kendisinin hazırladığını, evlilik süreci içerisinde davalının çocuklarla çok vakit geçirmediğini, davalının genellikle öğle vakti işe gittiğini ve gece işten döndüğünü, çocukların da o süreçlerde ya okulda olduğunu ya da uyuduklarını be sebeple çocuklarla ilgilenecek vaktinin olmadığını, oğlu ile davalının çok nadir konuştuklarını, davalı ile aralarında geçen kavgalarda oğlunun araya girip ayırmaya çalıştığı için daha çok etkilendiğini, davalının oğluna bir iki defa şiddet de uyguladığını ancak kızına hiç şiddet uygulamadığını, davalının çocuklarını sevdiğini ama bu sevgisini belli etmediğini, davalının çocuklarına, "Şunu al, bunu al." demediğini, davalının genel olarak kızları Ümran'a düşkün olduğunu, ayrılık süreci içerisinde davalının müşterek çocuklarla görüşme talebinin olmadığını, yalnız kızları Ümran'ın 2 gün önce davalı babasının yanına gidip kaldığını, oğlunun ise davalı babası ile görüşmek istemediğini ifade etmiştir."

 

Müvekkilin raporda belirtmiş olduğu ifadelerle de sabit olduğu üzere, müşterek çocuklardan Enescan KAZAN, akrabalarının yanında tesbih işinde çalışmakta; açıktan şekilde de liseye devam etmektedir. Müşterek çocuklardan Ümran KAZAN ise 18 yaşını 5 gün önce doldurmuştur ve reşittir. Müvekkil, evlilik süreci boyunca müşterek çocukların eğitimleri, hastalıkları gibi birçok sorun ve bakımı ile kendisi ilgilenmiştir. Davalı, yalnızca müvekkile karşı değil; müşterek çocuklara karşı da ilgisizdir. 

 

Müvekkil, fiili ayrılık tarihinden itibaren müşterek çocuklarla birlikte kiralamış olduğu evde ikamet etmektedir. Müvekkil, oğlu Enescan KAZAN ile işe gitmek üzere evden çıkmadan önce akşam yiyecekleri yemeği sabahtan hazırlayan ilgili bir annedir. Davalı ise öğle saatleri işe gidip, gece geç saatlerde eve dönen birisidir. Davalının müşterek çocuklarla vakit geçirecek zamanı bulunmamaktadır. Davalı, tatil zamanlarında dahi müşterek çocuklarla karşı ilgisizdir. Öyle ki davalı, müşterek çocuk Enescan KAZAN'ın davalı ile müvekkili ayırmak üzere araya girmesiyle birlikte müşterek çocuğa da şiddet uygulamıştır. Davalı ile müşterek çocuk Enescan KAZAN'ın arası iyi değildir. Davalı ile müşterek çocuk Enescan KAZAN nadir olarak birbirleriyle konuşmaktadırlar. 

 

"Davacı *************, velayet ve kişisel ilişki konuları ile ilgili olarak;

 

Çocuklarına yetebildiğini, davalıya göre çocuklarına daha iyi bakabileceğini, çocuklarına bu yaşlarına kadar hem anne hem de baba olduğunu, çocukları için en iyi olmasını istediğini, oğlunun iyi bir mesleği olmasını istediğini bu nedenle oğluna ileride iş yeri açmayı düşündüğünü, bu sebeplerle oğlu Enescan'ın velayetinin davalı tarafa verilmesini istemediğini, olası bir velayeti alması durumunda düzenlerinin devam edeceğini, çocuklarına maddi ve manevi her anlamda yetebildiğini, çocukların davalı babalarının da yatılı olacak şekilde görüşebilecekleri, olası bir velayeti alamama durumunda verilen karara itiraz edeceğini ifade etmiştir."

 

Müvekkilin velayet ve kişisel ilişki hususunda bulunmuş olduğu beyanlarda sarih olduğu üzere müvekkil, müşterek çocuklarına iyi bir gelecek sunabilmek için gece gündüz çalışmaktadır. Öyle ki müvekkil, müşterek çocuk ************'a ileride iş yeri dahi açmayı düşünmektedir. Müvekkil, davalı ile müşterek çocuklar arasında yatılı şekilde kişisel ilişki kurulmasına karşı çıkmamaktadır. Ancak müvekkil, müşterek çocukların velayetlerinin kendisine verilmesini istemektedir. Müşterek çocuklardan en büyüğü olan ***********, 18 yaşını yeni doldurmuştur ve reşit bir bireydir. Bu sebeple, taraflardan hangisinin yanında yaşamını sürdürmek isteyeceği konusunda kendi başına karar verebilecek ehliyettedir. Ancak ***********, 16 yaşındadır. Henüz 18 yaşını doldurmamıştır. Bu sebeple müvekkil, *************'ın velayetinin kimde kalacağı yönünde Sayın Mahkemenizce kurulacak hükme muhtaçtır. Müvekkil, müşterek çocuğun velayetini samimiyetle istemekte ve müşterek çocuklara maddi, manevi yetebileceğini beyan etmektedir. Sayın Mahkemenizce olası bir velayetin davalı tarafa verilmesi durumunda müvekkilimiz, karara itiraz edeceğini bildirmiştir. 

 

Sosyal İnceleme Raporunda müvekkil ile ilgili olarak yapılan değerlendirmede;

 

"Davacının sorulan soruları algılayıp, amacına uygun cevaplar verdiği, kendini ifade edebildiği, sosyal, kültürel ve ekonomik yapısına uygun bir görünüşe sahip olduğu gözlemlenmiştir."

 

Sosyal İnceleme Raporunu düzenleyen uzman tarafından belirtilen görüşte de sarih olduğu üzere müvekkil, anlama ve algılama yeteneğine sahip; kendini ifade edebilen bir kişilik yapısına sahip bir bireydir. Müvekkil, sosyal, kültürel ve ekonomik anlamda kendini yetiştirmiş ve geliştirmiş bir bireydir. Görüntüsü, yaşamı da sahip olduğu sosyal, kültürel ve ekonomik düzeyi çerçevesinde sağlıklı olarak gelişmiştir. Müvekkil, müşterek çocukların velayet yükümlülüklerini yerine getirebilecek, sosyal, kültürel ve ekonomik gelişmişlik düzeyine sahiptir.

 

MÜŞTEREK ÇOCUK ************** İLE 01/11/2023 TARİHİNDE YAPILAN GÖRÜŞME: 

 

"Müşterek çocuk *************, sosyal yaşantısıyla ilgili olarak;

 

16 yaşında olduğunu, geçen sene örgün eğitime devam etmek istemediği için okulu bıraktığı ve açıktan lise okumaya başladığını, şu an 10. Sınıf öğrencisi olduğunu ve derslerinin iyi olduğunu, dayısının yanında öğlen işe gittiğini ve akşam geldiğini, haftasonlarının tatil olduğunu, oradan kazandığı parayı kendisine ve eve harcadığını, ileride bu yaptıkları işi devam ettirmek istediğini, şu an annesi ve ablası ile birlikte yaşadıklarını, evde yemeklerini genellikle annesinin yaptığını ifade etmiştir."

 

"Müşterek çocuk ***************, yaşanan süreç ve ebeveynleriyle ilişkisiyle ilgili olarak;

 

Babasının eve genellikle sarhoş geldiğini ve bu zamanlarda sesini yükselttiğini, telefonuyla birilerini aradığını, evde huzursuzluk yarattığını, kendisinin de bu duruma dayanamadığı için babasına karşı geldiğini ve babasıyla kavga ettiklerini, babasının kendisine karşı bıçakla saldırdığı zaman da olduğunu, babasının annesine şiddet uyguladığını, bu sebeplerle annesi ve babasının yaklaşık 1 aydır ayrı yaşadıklarını, kendisinin babasıyla konuşmadığını, babasıyla çocukluktan beri çok iletişim kurmadıklarını, genellikle babasının işten gece vakitleri eve geldiğini, her türlü ihtiyaçlarıyla annesinin ilgilendiğini, babasının kendisine sevgi göstermediğini, babasının gece sarhoşken yaptığı şeyleri sabah hatırlamadığını ve hiçbir şey olmamış gibi davrandığını, babasının ablasıyla arasının iyi olduğunu, annesiyle ilişkilerinin çok iyi olduğunu, annesini sevdiğini ifade etmiştir."

 

"Müşterek çocuk ****************, velayet ve kişisel ilişki konusuyla ilgili olarak; 

 

velayetin ne demek olduğunu bildiğini, velayetinin annesine verilmesini ve annesiyle yaşamak istediğini, babasıyla görüşmek istemediğini, babasını birçok kere affettiğini ancak artık babasını istemediğini ifade etmiştir."

 

Müşterek çocuk **************'ın beyanlarından da sarih olarak görüleceği üzere davalı, evlilik birliği içerisinde eve sık sık sarhoş gelmiş, böyle zamanlarda sesini yükselterek ev halkını huzursuz etmiş ve müvekkili ile müşterek çocuk Enescan KAZAN'a fiziksel şiddette bulunmuştur. Müşterek çocuk, babasıyla ilişki kurmadıklarını, kendileriyle müvekkilin ilgilendiğini, kendisinin babasıyla konuşmadığını, annesini sevdiğini ve onunla yaşamak istediğini açıkça belirtmiştir. Müşterek çocuk *******************'a velayetin anlamı sorulduğunda açıkça velayetin ne olduğunu bildiğini, annesiyle yaşamak istediğini, babasıyla görüşmek dahi istemediğini açıkça beyan ettiği görülecektir. 

 

MÜŞTEREK ÇOCUK ************** İLE 01/11/2023 TARİHİNDE YAPILAN GÖRÜŞME:

 

"Müşterek çocuk ******************, yaşanan süreç ve velayet konuları ile ilgili olarak;

 

18 yaşında olduğunu, Uzay Koleji biyomedikal bölümünden mezun olduğunu, sınava hazırlandığını ve bir yandan da iş aradığını, annesi ve kardeşi ile birlikte yaşadığını, anne ve babasının yaklaşık 1 aydır ayrı yaşadığını, kendilerinin ayrı eve çıktığını, evlilik süresi içinde annesi ve babasının anlaşamadığını, kendisinin hem annesi hem de babasıyla ilişkisinin iyi olduğunu ancak kardeşinin babasıyla ilişkisinin kendisi kadar iyi olmadığını, kardeşinin babasının annesine yaptıklarından dolayı babasına karşı geldiğini, babasının aslında çok iyi biri olduğunu ancak alkol aldığı zamanlarda davranışlarının değiştiğini, babasının genelde 2 günde bir alkol kullandığını, alkol aldığı zamanlarda babasının olay çıkarmasından korktuğunu, kendisi ve kardeşiyle her zaman annesinin ilgilendiğini, toplantılarına annesinin katıldığını, bu sebeplerle kardeşinin velayetinin annesine verilmesini istediğini ifade etmiştir."

 

Müşterek çocuk ***************'ın beyanında da sarih olduğu üzere, müşterek çocukların tamamı ile yalnızca müvekkil ilgilenmiş; onların toplantılarına katılan her daim müvekkil olmuştur. Müşterek çocuk ************, her ne kadar 18 yaşını doldurmuş reşit bir birey olsa da, tarafların evliliğinde yaşanan sorunlar ve davalının müşterek çocuklara karşı ilgisizliğine, o evde yaşayan bir birey olarak bizzat şahittir. Sayın Mahkemenizce de görüldüğü üzere müşterek çocuk Ümran **************'da tıpkı diğer müşterek çocuk *********** gibi, davalının sık alkol kullanımını doğrulamıştır. Müşterek çocuk **************'da, müvekkil gibi davalının müşterek çocuk ********** ile problemli baba- oğul ilişkisini doğrulamıştır. 

 

DAVACININ 08/11/2023 TARİHLİ EV İNCELEMESİ

 

"Davacının yıllık kirası 60 bin TL olan 3+1 odalı evde müşterek çocuklarla birlikte yaşadığının belirtildiği evde, müşterek çocuk Enescan için düzenlenmiş ayrı bir oda bulunduğu, bu odada bir yatak, çalışma masası, kıyafet dolabı ve kıyafet dolabının içerisinde müşterek çocuğa ait kıyafetlerin bulunduğu, evin hijyen ve düzen durumunun iyi düzeyde olduğu, evin içerisinde yeteri kadar eşya bulunduğu, evin sosyo- ekonomik durumu orta düzeyde olan bireylerin yaşadığı bir çevrede olup; klima ile ısıtıldığı, inceleme sırasında davacının evde olduğu gözlemlenmiştir."

 

Sosyal İnceleme Raporunda anlatıldığı üzere müvekkil, 3+1 odalı bir evi yıllık olarak kiralamıştır. Söz konusu evde sadece müvekkil ve müşterek çocuklar ikamet etmektedir. Müşterek çocuk **************'ın kendine ait bir odası ve bu odada yeterli düzeyde kendi kişisel kullanımına sunulmuş eşyası bulunmaktadır. Bunun dışında müvekkil, ev işlerine önem veren biri olarak yemek, temizlik gibi hususlara azami ölçüde dikkat eden birisidir. Evin yer aldığı konum, raporda da belirtildiği üzere, ülkemizde yaşayan birçok insanın olduğu gibi orta gelirli kimselerin yaşadığı bir muhittedir. Bahse konu ev, müşterek çocuk **************'ın güvenli bir şekilde yaşayabileceği bir muhitte bulunmaktadır. Sayın Mahkemenizce de görüleceği üzere müvekkilimiz, müşterek çocuklarının sağlıklı, huzurlu yaşayabilmeleri için gereken maddi, manevi, fiziki ve ekonomik tüm yaşam standartlarını onlara sunmuştur. 

 

DAVALI ************* İLE 08/11/2023 TARİHİNDE YAPILAN TELEFON GÖRÜŞMESİ:

 

"Dosya kapsamı bilgilerden davalı ************N'a ait 0538 657 ** ** nolu telefon numarasına ulaşılmıştır. Davalı ********* ile bireysel görüşme randevusu oluşturmak amacı ile ulaşılan telefon numarası 08/11/2023 tarihinde aranmış olup, davalı ************* "müşterek çocukların velayetine yönelik velayet talebinin olmadığını, oğlunun velayetinin davacı anneye verilmesini istediğini, oğlu ile günübirlik görüşmeye devam etmek isteyeceğini, bu nedenle bireysel görüşmeye gelmesine gerek olmadığını" belirtmiştir."

 

Sosyal İnceleme Raporunda yer alan yukarıdaki ifadeden de sarih olarak anlaşılacağı üzere, davalının müşterek çocuğun velayeti ile ilgili bir talebi yoktur. Öyle ki davalı; uzmanın bireysel görüşme randevusu oluşturma talebini dahi reddetmiş, buna gerek olmadığını beyan etmiştir. Davalının tek istediği müşterek çocuk *************** ile günübirlik görüşme sağlamaktır. Ancak Sosyal İnceleme Raporunun, *********** ile yapılan görüşme kısmında açıkça yer aldığı üzere müşterek çocuk, davalıyla hiçbir şekilde görüşmek istemediğini belirtmiş; kişisel ilişki kurulmasına dahi karşı çıkmıştır.  

 

Sosyal İnceleme Raporunun sonuç kısmında ise;

 

"Yukarıdaki tespitler, dosya kapsamı bilgiler, yapılan görüşme, gözlem ve incelemeler, ayrılık döneminde müşterek çocukların davacı anne yanında yaşadığı süreç, davacı tarafın velayet hususundaki beyanları, davalı tarafın velayet talebinin olmaması, müşterek çocuk ************'ın reşit olmasından dolayı velayet hususuna tabi olmadığı, idrak çağında bulunan müşterek çocuğun kendisi ile ilgili alınacak karara katılım hakkı gözetilerek sorulan sorulara velayetinin davacı anneye verilmesini istediğini ifade etmesi dikkate alındığında, tarafların boşanmalarına karar verilmesi halinde,

 

Müşterek çocuk *************'ın velayetinin davacı anne ***************'a verilmesinin; müşterek çocuk ile davalı baba ************ arasında mahkemenin belirleyeceği uygun zaman ve aralıklarla yatısız olacak şekilde kişisel ilişki kurmalarının,

Müşterek çocuğun psikolojik, pedagojik, sosyal gelişimi ve üstün yararı açısından uygun olacağı kanaatindeyim.

Karar mahkemenin olmak üzere uzman raporunu arz ederim."

 

Şeklindeki ifadelere yer verilmiştir. Sosyal İnceleme Raporuna tarafımızca katılmakla beraber; raporda da belirtildiği üzere davalı ile müşterek çocuk Enescan KAZAN arasında kurulacak şahsi ilişkinin çocuğun üstün menfaatleri gereği YATISIZ şekilde kurulmasına hükmedilmesini ve müşterek çocuğun geçici velayetinin müvekkile verilmesi konusunda ARA KARAR kurulmasını Sayın Mahkemenizden saygılarımızla talep ederiz. 

SONUÇ VE İSTEM                          :

 

Yukarıda arz ve izah edilen ve Sayın Mahkemenizce re'sen gözetilecek nedenlerle;

 

Sayın Mahkemenizin yukarıda esas numarası belirtili olan derdest boşanma davası dosyası kapsamında düzenlenmiş 09/11/2023 tarihli Sosyal İnceleme Raporuna ilişkin beyanlarımızın kabulü ile,

 

02/12/2007 doğumlu müşterek çocuk ***************'ın uzman görüşü doğrultusunda, işbu yargılama süreci boyunca geçici velayetinin müvekkile verilmesi yönünde ARA KARAR kurulmasını,

 

02/12/2007 doğumlu müşterek çocuk ************** ile davalı arasında YATISIZ şekilde kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini,

 

Saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim. 21/11/2023

  

 

                                                                                                                                       DAVACI VEKİLİ

                                                                                                                                    Av. Gizem Gül UZUN

 

İletişime Geçin

Telefon

+90 552 402 13 28

Email

info@gizemuzunlaw.com