YASALARA UYMAMAYA TAHRİK
Yasalara uymamaya tahrik, halkın yasalara uymamaya, bu yönde karşı durmaya alenen tahrik edilmesidir.
Bu suçun hareket ögesini, halkı yasalara uymamaya alenen tahrik etmek oluşturmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için tahrikin kamu barışını bozmaya elverişli olması gerekir.
Bu yönüyle yasalara uymamaya tahrik somut tehlike suçudur.
Eylemin basın yayın yoluyla işlenmesi suçun cezayı artıran nitelikli şeklini oluşturmaktadır. Ancak ahber verme sınırlarını aşmayan ve eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.
Yasalara uymamaya tahrik, kasten işlenebilen bir suçtur.
9. Ceza Dairesi 2012/2903 E. , 2012/14461 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Mala zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme, halkı kanunlara uymamaya tahrik
Hüküm : 1- Sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik, sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik, görevi yaptırmamak için direneme ve kamu malına zarar verme suçlarından; Beraat
2- Sanık ... hakkında mağdurlara yönelik mala zarar verme suçundan; Düşme 3- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan; TCK'nın 265/1-3, 62, 50/1-a, 52/2-4, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
4- Sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik suçundan TCK'nın 217/1, 62, 52/2, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet, (80 TL Adli para cezası)
Temyiz edenler : 1- Sanık ... müdafii, 2- Sanıklar ..., ... müdafii, 3- Sanıklar ..., ... müdafii, 4- Sanıklar ..., ... müdafii, 5- Sanıklar ..., ... müdafii
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik suçundan hükmolunan adli para cezasının miktarı ve 1412 sayılı CMUK'nın 305. maddesindeki temyiz sınırı, karşısında kararın kesin olması nedeniyle sanık müdafiinin temyiz talebinin CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik, sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik, görevi yaptırmamak için direnme, mala zarar verme, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere ilişkin yapılan temyiz incelemesinde;
Dairemizin 02.05.2011 tarih ve 2010/14857-2011/2662 sayılı kararıyla MLKP'nin alt örgütlenmesi olarak silahlı terör örgütü niteliğinde bulunduğu kabul edilen ESP (Ezilenlerin Sosyalist Platformu) ile ortak olarak düzenlenen basın açıklaması sırasında ''Basına ve Kamuoyuna'' başlıklı bildirinin okunması sonrasında gerçekleştirildiği iddia edilen eylem ve faaliyetlerin terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediği yönünde delilleri değerlendirip sanıkların suç vasfı ve sübutu yönünden hukuki durumlarını takdir ve tayin etmenin ve sanıklara yüklenen suçlarla ilgili davaya bakmanın 6352 sayılı Kanun ile değişik 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 10. maddesi ile görevli ve yetkili kılınan Ağır Ceza Mahkemesinin görevine girdiği gözetilmeden, görevsizlik kararı verilmesi yerine, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin öncelikle bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 04.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
9. Ceza Dairesi 2011/7109 E. , 2012/1192 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Mala zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme, halkı kanunlara uymamaya tahrik
Hüküm : 1- Sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik, sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik, görevi yaptırmamak için direnme, kamu malına zarar verme suçlarından beraat, mağdurlara yönelik mala zarar verme suçundan düşme
2- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan TCK'nın 265/1-3, 62, 50/1-a, 52/2-4, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
3- Sanık ... hakkında halkı kanunlara uymamaya tahrik suçundan TCK'nın 217/1, 62, 52/2-4, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tebliğnamede sanık ... hakkında mağdurlara karşı mala zarar verme suçundan kurulan düşme ve kamu malına zarar verme suçundan kurulan beraat hükümleri ile ilgili görüş belirtilmemiş olduğu anlaşılmakla bu hususta ek tebliğname düzenlendikten sonra gönderilmesinin temini için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
8. Ceza Dairesi 2010/9107 E. , 2012/7683 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Halkı kanunlara uymamaya tahrik
HÜKÜM : Beraat
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün (ONANMASINA), 12.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
8. Ceza Dairesi 2010/5915 E. , 2012/34405 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Halkı kanunlara uymamaya tahrik
HÜKÜM : Beraat
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararları usul ve yasaya uygun bulunduğundan, Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin (ONANMASINA), 15.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
8. Ceza Dairesi 2022/3965 E. , 2024/8779 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/597 Esas, 2021/1021 Karar
SUÇ : Halkı kanunlara uymamaya tahrik
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Artvin Cumhuriyet Başsavcılığının 14.05.2018 tarihli iddianamesiyle; sanığın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 217 nci maddesinde düzenlenen kanunlara uymamaya tahrik suçundan cezalandırılması ve hak yoksunluklarının uygulanması istemiyle kamu davası açılmıştır.
B. Artvin Asliye Ceza Mahkemesinin 09.04.2019 tarihli ve 2018/236 Esas, 2019/185 Karar sayılı kararıyla; sanığın, 5237 sayılı Kanun'un 217 nci ve 62 nci maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmiştir.
C. Artvin Asliye Ceza Mahkemesinin 09.04.2019 tarihli ve 2018/236 Esas, 2019/185 Karar sayılı kararı Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafii tarafından istinaf edilmiştir. Akabinde; Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 25.02.2021 tarihli kararıyla, sanığın savunma hakkı ihlal edildiğinden bahisle bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemesince Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 25.02.2021 tarihli bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Akabinde; Artvin Asliye Ceza Mahkemesinin 20.04.2021 tarihli ve 2021/127 Esas, 2021/290 Karar sayılı kararıyla; sanığın, 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
D. Artvin Asliye Ceza Mahkemesinin 20.04.2021 tarihli ve 2021/127 Esas, 2021/290 Karar sayılı kararı Cumhuriyet savcısı tarafından istinaf edilmiştir. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 30.09.2021 tarihli ve 2021/597 Esas, 2021/1021 Karar sayılı kararıyla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Cumhuriyet savcısının temyiz istemi; sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1.Dava konusu olay; sanığın 01.05.2017 günü 1 Mayıs Emek Bayramı sebebiyle toplanılan Atapark'da toplanan gruba konuşma yaptığı sırada ''Diktatörler hiç bir zaman sandıkla gitmez, hiç bir zaman gitmeyecekler bu yüzden tek yol sokak tek yol devrim'' şeklinde söylemde bulunmak suretiyle atılı suçu işlediği iddiasına ilişkindir.
2. İlk derece mahkemesince "Sanığın söz ve davranışlarının kamu barışını bozma açısından yakın bir tehlike oluşturmadığı dikkate alınarak sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından..." şeklindeki gerekçeyle sanığın beraatine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun'un "Kanunlara uymamaya tahrik" başlıklı 217 nci maddesi "Halkı kanunlara uymamaya alenen tahrik eden kişi, tahrikin kamu barışını bozmaya elverişli olması halinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır." şeklindedir. Kanunlara uymamaya tahrik suçunun oluşumu için; failin halkı kanunlara uymamaya tahrik etmesi gerekir. Halk kavramı, belirsiz sayıda kişiyi ifade etmektedir. Kamu barışını bozmaya elverişli olmaktan maksat; failin eyleminin bireylerin taşıdıkları, ... esasına dayalı bir hukuk toplumunda yaşadıklarına dair duyguyu zedelemesi veya zedeleme ihtimalinin somut biçimde ortaya konmasıdır. Bu açıklamalar ışığında somut olayda; sanığın "olay ve olgular" bölümünde detaylandırılan paylaşımı kamu barışını bozmaya elverişli olmayıp bu yönde delil, iddia ya da görüntü çözüm tutanağında tespit bulunmadığından unsurları yönünden oluşmayan suçtan sanığın beraatine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 30.09.2021 tarihli ve 2021/597 Esas, 2021/1021 Karar sayılı kararında Cumhuriyet savcısınca öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Artvin Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.11.2024 tarihinde karar verildi.
8. Ceza Dairesi 2015/8132 E. , 2015/20512 K.
"İçtihat Metni"
Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Halkı kanunlara uymamaya tahrik
HÜKÜM : Hükümlülük
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar tarihinde yürürlükte olan 6217 sayılı Yasanın 26. maddesiyle 5320 sayılı Yasaya eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, doğrudan tayin olunan 3.000 TL para cezası miktarına göre hüküm kesin nitelikte olduğundan sanık müdafiinin temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca (REDDİNE), 01.07.2015 gününde oybir liğiyle karar verildi.
8. Ceza Dairesi 2008/1115 E. , 2010/1648 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Cürüm işleyeni alenen övmek ve halkı kanuna uymamaya tahrik
HÜKÜM : Beraat
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, Üst C.Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi (ONANMASINA), 10.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
8. Ceza Dairesi 2012/12855 E. , 2012/22768 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Halkı kanunlara uymamaya tahrik
HÜKÜM : Beraat
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık müdafii baro tarafından CMK.nun 150. maddesi uyarınca atanmış olmakla; mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün (ONANMASINA), 02.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2017/3332 E. , 2019/6637 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, kanunlara uymamaya tahrik
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK'nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesinin, infaz evresinde re'sen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve kanunlara uymamaya tahrik suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Sanığın, kaçak elektrik kullanımı tespiti için gelen görevlilere eşlik eden jandarmaları tehdit etmesi ve ardından toplanan kalabalığa "bunları taşlayın, yoksa bizi alacaklar" demesi üzerine sanığın azmettirmesi nedeniyle kalabalığın görevli jandarmayı taşlayarak yaralaması şeklinde gerçekleşen eylemlerinin, bütün halinde TCK'nın 265/1, 3, 4. madde ve fıkralarında tanımlanan suça uyduğu gözetilmeksizin, ayrıca kanunlara uymamaya tahrik suçundan da hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca her iki suçtan verilen toplam ceza miktarı yönünden, kazanılmış hakkın gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
8. Ceza Dairesi 2019/4945 E. , 2021/19692 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın resmi nikahlı eşinin sadakat yükümlülüğüne uymamasına yönelik davranışının haksız tahrik niteliğinde olması sebebiyle haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiği yönündeki ve mağdurun kolundan tutarak zorla uzunca bir mesafe götürmesinin de suçun tamamlanmış suç olarak kabulünü gerektireceği gözetildiğinde eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı yönündeki tebliğnamedeki bozma isteyen düşüncelere iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, atılı suçu işlemediğine, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.10.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

