• info@gizemuzunlaw.com
  • +90 552 402 13 28
Bizimle İletişime Geçin +90 552 402 13 28

Blog

ANKARA CEZA AVUKATI-ANKARA CEZA HUKUKU AVUKATI

 

KAMU DAVASININ AÇILMASININ ERTELENMESİ NEDİR?

 

Kamu davasının açılmasının ertelenmesi, bir suç işleyen kişinin hukuki süreçte daha önce belirlenmiş bir süre boyunca belirli koşulları yerine getirmesi durumunda, mahkeme tarafından kamu davasının açılmasının geçici olarak askıya alınması anlamına gelir. Bu süreç, kişinin rehabilitasyonu için bir şans verme ve hatalarından ders alması için fırsat tanıma amacını taşır.

 

Kamu davasının açılmasının ertelenmesi genellikle şu şekillerde gerçekleşebilir:

 

1. Uzlaştırma ve Tazminat:

Suçlu, mağdur ile uzlaşma sağlamak veya mağdura tazminat ödemek gibi bir anlaşma yapabilir. Bu durumda, mahkeme, taraflar arasında uzlaşmanın sağlandığına ve tazminatın ödendiğine dair belgeleri inceleyerek davanın açılmasını erteleyebilir.

 

2. Hatalardan Ders Alma Programları:

Suçlular, davranışlarını değiştirmek ve hatalarından ders almak amacıyla katılabilecekleri eğitim programlarına veya tedavi programlarına katılmak zorunda olabilirler. Bu tür programları başarıyla tamamlayan kişilerin davaları ertelenebilir.

 

3. İyi Hal Davranışı:

Suçlu, belirli bir süre boyunca hukuki yükümlülüklerine uymak, yeni suç işlememek veya topluma faydalı olacak davranışlar sergilemek gibi koşulları yerine getirdiğinde, mahkeme kamu davasını açmama kararı verebilir.

 

4. Ceza Davranışlarına Uyma:

Mahkeme, kişinin belirli bir süre boyunca belirli koşullara uymasını şart koşarak, bu koşullara uyduğunda davayı açmama kararı verebilir.

 

Kamu davasının açılmasının ertelenmesi, suç işleyen kişilere hatalarını düzeltme ve topluma yeniden entegre olma fırsatı tanıyarak, daha hafif cezalar veya hukuki sonuçlarla sonuçlanabilir. Ancak, kişinin bu koşulları yerine getirmesi şarttır; aksi halde kamu davası açılabilir ve cezai işlem başlatılabilir. Bu nedenle, bu tür bir süreçte bir avukatın rehberliği önemli olabilir.

 

HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI NEDİR?

 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, suçlu bulunan bir kişi hakkında verilen mahkeme kararının, belli bir denetim süresi sonunda kaydedilmemesi ve bu süre zarfında kişinin belirli şartları yerine getirmesi koşuluyla suç kaydının temizlenmesi anlamına gelir. Bu, suçlu bulunan kişinin hapis cezası yerine belirli bir denetim veya topluma hizmet cezası alma şansı tanır ve rehabilitasyon ve yeniden entegrasyon fırsatı sağlar.

 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması süreci genellikle şu şekillerde gerçekleşir:

 

1. Suçlu Bulunma:

Suçlu, mahkeme tarafından suçlu bulunur.

 

2. Mahkeme Kararı:

Mahkeme, hükmün açıklanmasını geri bırakma kararı verebilir. Bu, suçlunun belirli bir süre boyunca denetim altında olması ve belirli şartları yerine getirmesi gerektiği anlamına gelir.

 

3. Denetim Süresi ve Şartlar:

Mahkeme, suçluya belirli bir denetim süresi verir ve bu süre zarfında belirli şartları yerine getirmesi gerektiğini belirler. Bu şartlar, topluma hizmet, madde bağımlılığı tedavisi, düzenli uyuşturucu testleri yapma, belirli bir mesleği sürdürmeme veya belirli kişilerle iletişim kurmama gibi şeyleri içerebilir.

 

4. Denetim Süresi Sonunda Kararın Temizlenmesi:

Eğer suçlu, belirlenen denetim süresi boyunca şartları başarıyla yerine getirirse, mahkeme kararı kaydedilmez ve suç kaydı temizlenir. Bu durumda, suçlu mahkemeye verilen şartlara uyduğunu kanıtlamış olur.

 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, suçlu bireylere hatalarından ders alma ve topluma yeniden kazandırılma fırsatı sunar. Ancak, bu sürecin ayrıntıları ve şartlar ülkenin yasalarına ve yerel düzenlemelere göre değişebilir. Bu nedenle, bu tür bir süreçle ilgili olarak bir avukattan veya hukuki uzmandan rehberlik almak önemlidir.

 

HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASININ ŞARTLARI NELERDİR?

 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, bir mahkeme kararında belirli bir süre boyunca suçluyu denetim altında tutma ve belirli şartları yerine getirme fırsatı tanıyan bir hukuki prosedürdür. Ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılabilmesi için genellikle belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Bu şartlar ülke ve eyalet yasalarına göre değişiklik gösterebilir, ancak genellikle şu unsurları içerebilir:

 

1. Suç Türü:

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, genellikle hafif veya ilk kez suç işleyenler için geçerlidir. Ciddi suçlar veya tekrarlayan suçlar bu kapsamda olmayabilir.

 

2. Mahkeme Takdiri:

Mahkeme, suçun ciddiyeti, suçlunun önceki sicili, olayın koşulları ve suçlunun topluma olan tehlikesi gibi faktörlere göre hükmün açıklanmasını geri bırakma kararını takdir eder.

 

3. Denetim Süresi:

Mahkeme, suçluyu belirli bir süre boyunca denetim altında tutar. Bu süre genellikle birkaç yıldır.

 

4. Şartlar ve Koşullar:

Suçlu, denetim süresi boyunca belirli şartları yerine getirmelidir. Örneğin, düzenli olarak belirli bir yerde rapor vermeli, madde bağımlılığı tedavisi görmeli, topluma hizmet etmeli, belirli bir mesleği sürdürmeme kararı almalı veya belirli kişilerle iletişimden kaçınmalıdır.

 

5. Yasal Temsil:

Suçlu, hükmün açıklanmasının geri bırakılması sürecinde yasal temsil almalıdır. Bir avukat, suçlunun haklarını ve seçeneklerini savunmasına yardımcı olabilir.

 

6. Denetim Altında Kalmak:

Suçlu, belirlenen süre boyunca denetim altında kalmalıdır. Bu, şartları yerine getirmeyi ve başka suçlar işlememeyi içerir.

 

Her durum farklı olduğu için, hükmün açıklanmasının geri bırakılması süreci ve şartları yerel yasalara ve davaya özgü olarak değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, suçluların durumlarını değerlendirmek ve rehberlik almak için yerel yasal uzmanlarla konuşmaları önemlidir.

 

KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA DAİR KARARA İTİRAZ NASIL YAPILIR?

 

Bir davanın "kovuşturmaya yer olmadığına dair karar" verildiğinde, bu, mahkemenin dava açılmasına yeterli delil veya kanıt bulunmadığına karar verdiği anlamına gelir. Bu tür bir karara itiraz etmek istiyorsanız, aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz:

 

1. Kararın Nedenlerini Anlayın:

Öncelikle, mahkemenin neden böyle bir karar verdiğini anlamak önemlidir. Kararın yazılı gerekçelerini dikkatlice okuyun ve hangi hukuki temellere dayandığını anlamaya çalışın.

 

2. Hukuki Uzmanlardan Yardım Alın:

Eğer kararı anlamakta veya itiraz sürecini başlatmakta zorlanıyorsanız, bir avukattan veya hukuki uzmandan yardım alın. Bu uzmanlar, sizin durumunuza uygun en etkili itiraz stratejilerini belirlemenize yardımcı olabilirler.

 

3. İtiraz Dilekçesi Hazırlayın:

Karara itiraz etmek için mahkemeye bir dilekçe sunmanız gerekecektir. Dilekçe, itiraz gerekçelerinizi ve delillerinizi içermelidir. Dilekçe, mahkeme kurallarına uygun bir şekilde hazırlanmalıdır. Eğer bir avukatınız varsa, dilekçenizi hazırlaması veya size yardımcı olması için ona danışabilirsiniz.

 

4. Dilekçeyi Mahkemeye Sunun:

Dilekçenizi mahkemeye sunun. Mahkeme, dilekçenizi değerlendirecek ve itirazınız hakkında karar verecektir.

 

5. İtiraz Sürecini İzleyin:

Mahkeme, dilekçenizi değerlendirip karar verecektir. İtirazınız kabul edilirse, dava tekrar gözden geçirilebilir veya yeniden yargılama talep edilebilir. Eğer itirazınız reddedilirse, duruma göre temyiz veya diğer yasal yollara başvurup başvuramayacağınızı değerlendirebilirsiniz.

 

Bu süreç karmaşık olabilir, bu nedenle bir avukatla çalışmak, doğru yasal prosedürleri takip etmenizde size yardımcı olabilir.

İletişime Geçin

Telefon

+90 552 402 13 28

Email

info@gizemuzunlaw.com