Taksirle öldürme suçu, Türk Ceza Kanunu'na göre bir kişinin, öngörülebilir bir şekilde dikkatsiz veya kusurlu bir hareketi sonucu başka bir kişinin ölümüne yol açması durumunda söz konusu olur. Bu suç, kasıtlı öldürmeden farkla, suçlunun öldürme amacı taşımadan, ancak hatalı bir davranış sonucu ölüme sebebiyet vermesiyle ortaya çıkar.
Yargıtay, taksirle öldürme suçlarına dair çeşitli kararlar vermiştir. Bu kararlar, taksirle öldürme suçunun nasıl tanımlandığını, suçun işlendiği koşulları ve mahkemelerin değerlendirme ölçütlerini belirlemektedir. İşte bazı önemli Yargıtay kararlarına genel bir bakış:
Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin 2017/15253 E. ve 2019/7206 K. sayılı kararı: Bu kararda, sanığın dikkatsizliği sonucu başka bir kişinin ölümüne sebep olmasının taksirle öldürme suçu oluşturduğuna karar verilmiştir. Yargıtay, kişinin ölüme sebebiyet veren eyleminin "dikkatsizlik ve tedbirsizlik" olduğunu ve bunun taksirle öldürme suçuna girdiğini belirtmiştir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi'nin 2018/5371 E. ve 2020/3850 K. sayılı kararı: Sanığın alkollü araç kullanarak trafik kazasına sebep olup, bir kişinin ölümüne yol açması nedeniyle taksirle öldürme suçundan cezalandırılmasına karar verilmiştir. Yargıtay, alkollü araç kullanmanın tek başına kasıtlı bir eylem olmadığını, ancak dikkatsizlik ve tedbirsizlikten kaynaklanan bir taksirli eylem olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin 2015/13953 E. ve 2016/11115 K. sayılı kararı: Burada, taksirle öldürme suçunun ceza miktarı üzerine yapılan değerlendirmede, suçun kasıtla işlenmiş gibi değerlendirilmemesi gerektiği vurgulanmıştır. Mahkeme, sanığın bilerek ve isteyerek öldürme amacı gütmediği ancak yine de "taksir"le ölüm olayına yol açtığı kanaatine varmıştır.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin 2019/5022 E. ve 2021/2215 K. sayılı kararı: Yargıtay, sürücünün trafik kurallarına uymayarak başkasının ölümüne neden olduğu bir durumda taksirle öldürme suçunun oluştuğuna karar vermiştir. Bu karar, trafikte dikkat edilmesi gereken kuralların ihlali durumunda, kazanın kasıtlı olmayıp, taksirle gerçekleştiğini ortaya koymuştur.
Bu kararlar, taksirle öldürme suçunun oluşabilmesi için gerekli koşulları ve mahkemelerin karar verirken dikkate aldığı faktörleri göstermektedir. Özetle, taksirle öldürme suçunun oluşabilmesi için, kişinin suçlu bir şekilde, fakat kasıt taşımadan bir ölüm olayına yol açacak şekilde hareket etmesi gerekmektedir. Yargıtay kararları, bu tür durumların her birini özel olarak değerlendirerek, suçun niteliğini ve ceza miktarını belirlemede rehberlik etmektedir.