TANINMIŞ MARKADAN HAKSIZ İSTİFADE ETMEYİ AMAÇLAYAN MARKANIN İPTALİNE KARAR VERİLMELİDİR.
11. Hukuk Dairesi 2020/6552 E. , 2021/4413 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 16.07.2020 tarih ve 2019/366- 2020/191 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davacının "ÇOKOMEL" ibareli 29, 30 ve 32. sınıf ürünleri içeren 2008/34250, 2005/9020, 2003/14530, 2000/6529, 1997/10347, 1997/10346, 1997/10345, 1997/10344, 1996/19351, 1996/19350, 1989/114258 sayılı tanınmış markaların sahibi olduğunu, tescilli tanınmış markalarına iltibas ve tecavüz oluşturan, ayrıca onun tanınmışlığından haksız yarar sağlayacak 29, 30 ve 32. sınıf ürünler ile 35/1-5. sınıf hizmetleri içeren 2015/50973 sayılı "ÇOKOMELLA" ibareli davalı şirkete ait marka tescil başvurusuna yaptıkları itirazın, Markalar Dairesi tarafından kısmen kabul edildiğini ve başvurunun 35/1-4.sınıf hizmetler dışında reddedildiğini, davacının başvurunun tümden reddi istemiyle yaptıkları itirazın, nihaî olarak YİDK’in 2017/M-1261 sayılı kararı ile ret edildiğini, kurum kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, markalar arasında bağlantı kurulma ihtimalinin bulunduğunu, davacının markalarının ayırt edici karakterine zarar vereceğini ileri sürerek, davalı YİDK’in 2017/M-1261 sayılı kararının iptaline, tescil edilmiş olması halinde başvuru markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı kurum vekili; başvuru konusu işaretle redde mesnet alınan markaların benzer olmalarına karşın farklı mal ve hizmetleri içerdiklerini, karıştırılma ihtimalinin olmadığını, davacı markasının tanınmış olmasının varılan sonucu değiştirmeyeceğini, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili; hukuki yararın bulunmadığını, başvuru markasının davalı şirketçe kullanılmadığını ve tescil edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; davacının itirazına gerekçe olan “ÇOKOMEL” esas unsurlu markalarının tanınmış marka olduğu, anılan davacı markalarının tanınmışlık seviyesi ve yüksek ayırt edici niteliği de göz önüne alınarak başvuru konusu davalı şirkete ait 2015/50973 sayılı “ÇOKOMELLA” ibareli markanın 35. sınıftaki “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi.” hizmetleri yönünden tescilinin, taraf markaları arasındaki yüksek benzerlik düzeyi dikkate alındığında, davacıya ait markaların ayırt edici karakterine zarar vereceği gibi davacıya ait markaların tanınmışlığından haksız istifadeye yol açacağı, dolayısıyla 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi uyarınca dava konusu YİDK kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, TÜRK PATENT YİDK'in 2017/M-1261 sayılı kararının iptaline, davaya konu marka tescil edilmediğinden hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davalı TPMK vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı TPMK vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı TPMK vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı TPMK'dan alınmasına, 25.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi