Haksız Fiil Nedeniyle Veya Karşılıklı Hakaret
Haksız Fiil Nedeniyle veya Karşılıklı Hakaret suçu Türk Ceza Kanunu Madde 129'da düzenlenmiştir. TCK'nın 129. maddesinde düzenlenen ve cezayı hafifleten veya ortadan kaldıran özel tahrik hükmünün uygulanma koşullarından birisi de, hakaretin haksız fiili gerçekleştiren kişiye yönelik olmasıdır. Haksız tahrikin ceza sorumluluğunu azaltan yada ortadan kaldıran bir neden olarak kabul edilmesinin temelinde, haksız davranışın kişilerin adalet duygularını inciteceği ve buna karşı insani bir duygu niteliğinde görülmesi düşüncesi de yer almaktadır. Bu nedenle haksız bir davranışa gösterilen tepkinin de yalnızca haksız fiil failine yöneltilmesi zorunludur. Başkasının haksız hareketi tahrik sebebi kabul edilmez. Haksız fiil bahane edilerek, öfkesini başka kimselerden çıkarmaya çalışan failin haksız fiil indirimden yararlandırılmasının olanaklı olmayacağı önemli bir husustur. İlgili madde metninde, hakaret suçundan dolayı cezanın kaldırılması ve azaltılması bakımından üç ayrı duruma ilişkin hüküm bulunmaktadır. Buna göre,
"(1) Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde,
verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir."
Fıkraya göre, mağdur kendi haksız hareketleriyle hakarete neden olmuş ise, haksız hareketinin ağırlığını göz önüne almak suretiyle hâkim, failin cezasını azaltabileceği gibi gerektiğinde tümüyle kaldırabilecektir.
TCK 129/1. maddenin uygulanabilirliğinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin daha sağlıklı tartışılabilmesi için 129/1 maddenin şartlarına bakarsak;
1- Haksız bir fiilin varlığı;
Özel haksız tahrik hükmünün uygulanabilmesinin ilk şartı haksız bir fiilin bulunması gerekir. Yani fiilin hukuka uygun olmaması gerekir. Fiilin haksız olması yeterli olup suç olması gerekmez. Fiilin haksızlığının değerlendirilmesi toplumda geçerli değer yargılarına göre yargıç tarafından yapılacaktır.
2- Hakaretin haksız fiile tepki olarak gerçekleştirilmesi;
Hakaretin haksız bir fiile tepki olarak yapılması, failin haksız fiilin etkisi altında hakaret etmesi, haksız fiil ile hakaret arasında uygun nedensellik bağının bulunması gerekir.
Haksız fiilin mutlaka hakaret suçunun failine karşı gerçekleştirilmiş olması gerekmez. Üçüncü bir kişiyi hedef alan bir haksız fiilden nesnel olarak etkilenip tepki göstermesi makul sayılabilecek kişinin tepki göstererek hakaret etmesi halinde de haksız fiile tepki olarak hakaret şartı gerçekleşmiş olur.
3- Hakaretin haksız fiili gerçekleştiren kişiye yönelik olması;
Hakaretin haksız fiili gerçekleştiren kişiye yönelik olarak yapılması gerekir. Haksız fiili yapan kişinin arkadaşına, akrabasına yönelik tepki olarak hakarette bulunulması halinde TCK 129 maddenin uygulanma şartları gerçekleşmemiştir.
"(2) Bu suçun, kasten yaralama suçuna tepki olarak işlenmesi halinde, kişiye ceza verilmez."
Fıkraya göre, kişi kendisine karşı işlenen kasten yaralama suçuna tepki olarak işlediği hakaret suçu dolayısıyla cezalandırılamayacaktır.
"(3) Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde, olayın mahiyetine göre,
taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi,
ceza vermekten de vazgeçilebilir.
"
Fıkraya göre, karşılıklı hakaret hâllerinde hâkim, hangisinin neden olduğunu göz önünde bulundurarak taraflardan her ikisi veya birisi hakkında verilecek cezada indirim yapabileceği gibi, ceza vermekten tamamen sarfınazar da edilebilir.
TCK MADDE 129 HAKSIZ FİİL NEDENİYLE VEYA KARŞILIKLI HAKARET YARGITAY KARARLARI
"...oğlunun okulda görevli başka bir öğretmen tarafından dövüldüğünü iddia eden sanığın, bu haksız fiile karşı duyduğu tepki nedeniyle, okul idarecisi olan katılanlara yönelik eylemlerinde, hakaretin haksız fiili gerçekleştiren kişiye yönelik olmaması nedeniyle TCK'nın 129. maddesinin uygulanma şartlarının gerçekleşmediği anlaşılmıştır..."(18. Ceza Dairesi 2018/6235 E., 2018/14582 K.)
"Sanık ile müşteki ortak eczane açma hususunda anlaşıp, sanığın değişik zamanlarda müştekiye para gönderdiği, fakat daha sonra müştekinin, ortak dükkân açmaktan tek taraflı olarak vazgeçip, gönderilen paraları da iade etmesi üzerine sanığın “hani sen şerefin ve namusun üzerine yemin etmiştin, neden ödemedin, demek ki şerefsizsin” şeklinde hakaret ettiği şeklindeki somut olayın çıkış nedeni ve gelişimine göre eylemin haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi nedeniyle, ceza verilmesine yer olmadığı kararına yönelik o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 24/06/2015 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi." (18. Ceza Dairesi 2015/7551 E., 2015/3325 K.)
"...“sanığın hakaret fiilini katılanın kendisine karşı kasten yaralamada bulunması karşısında gerçekleştirdiğinden, hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi karşısında TCK’nın 129/1 maddesi gereğince sanığa hakaret suçundan ceza vermekten vazgeçilmesine” ibaresinin karardan çıkarılarak yerine “sanık ...’in katılan ...’in kendisine yönelik darp eylemine tepki olarak hakaret suçunu işlediği kanaatine varılmakla; 5237 sayılı TCK'nın 129/2 maddesi gereğince sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına” ibaresinin eklenmesi biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA" (18. Ceza Dairesi, 2015/18737 E., 2016/11043 K.)
"Sanığın, katılan ...'na yönelik “öküz” şeklindeki ifadesi ile atılı hakaret suçunu işlediği, katılan ...'nın sanık ...'e yönelik herhangi bir ifadesi olmadığı dolayısıyla hakaret suçunun karşılıklı olmadığı anlaşılmakla, sanık hakkında hakaret suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken, hatalı gerekçe ile hakaretin karşılıklı olması gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/10/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi." (18. Ceza Dairesi, 2017/5789 E., 2017/10961 K.)
"Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Somut olayda katılan sanık ...'nın, katılan sanık ...'ye hitaben “hastaları üst üste mi oturtacağız” şeklindeki ifade ile katılan sanık ...'nin katılan sanık ...'ya hitaben “terbiyesiz” şeklindeki ifadenin tarafların birbirinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı davranış niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, kanuni olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçe ile katılan sanıklar hakkında karşılıklı hakaret suçlarından ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA" (18. Ceza Dairesi, 2017/5789 E., 2017/10961
KARŞILIKLI HAKARET NEDİR VE NASIL OLUŞUR?-KARŞILIKLI HAKARET NEDİR VE NASIL OLUŞUR?-KARŞILIKLI HAKARET NEDİR VE NASIL OLUŞUR?-KARŞILIKLI HAKARET NEDİR VE NASIL OLUŞUR?-KARŞILIKLI HAKARET NEDİR VE NASIL OLUŞUR?-KARŞILIKLI HAKARET NEDİR VE NASIL OLUŞUR?-KARŞILIKLI HAKARET NEDİR VE NASIL OLUŞUR?-KARŞILIKLI HAKARET NEDİR VE NASIL OLUŞUR?