• info@gizemuzunlaw.com
  • +90 552 402 13 28
Bizimle İletişime Geçin +90 552 402 13 28

Blog

BİNA İÇİNDE MUHAFAZA ALTINA ALINMIŞ OLAN EŞYA HAKKINDA HIRSIZLIK SAVUNMA

GİZEM UZUN HUKUK VE DANIŞMANLIK BÜROSU

SAHABİYE MAH. TEOMAN SOK. AVUKATLAR

İŞ HANI BİNA NO:9 KAT:5 DAİRE NO:501

KOCASİNAN/KAYSERİ

 

 

 

KAYSERİ 5. ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE

 

 

DOSYA NO            : 2023/*** E.

 

SANIK                    :              

 

MÜDAFİİ               : Av. Gizem Gül UZUN 

 

DAVACI                 : K.H

 

MÜŞTEKİ              : 

 

KONU                     : Savunma dilekçemizin ibrazı hakkındadır.

 

AÇIKLAMALAR  :

 

Yukarıda dosya numarası belirtili ceza davasında müvekkil sanık haksız ve gerçeğe aykırı bir şekilde Bina İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında Hırsızlık, Nitelikli Olarak Konut Dokunulmazlığını İhlal Etme, Konut Dokunulmazlığını İhlal Etme, Mala Zarar Verme, Bina İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında Hırsızlık Suçuna Teşebbüs suçlarından sanık olarak yargılanmaktadır. Şöyle ki;

 

1-Müvekkilim Sanık 19/07/2023 tarihli ifadesinde ;"Olay günü Oktay ******'ın kiralamış olduğu araçla sucuk ekmek yapmak için Felahiye'ye gittik, Öner'in köyü olduğu için oraya gittik. Öner ise kendisine ait araç ile yanında kız arkadaşı olduğu halde bizle beraber gitti. Öner'in araması olduğu için jandarmayı görüp kaçmış, Oktay ve ben bu sırada mangal yaptığımız yerdeydik. Öner daha sonra gelip bizi aldı. Herhangi bir suç işlemedik."  demiştir. Müvekkilin suçu işlediğine dair somut bir delil yoktur. Oktay A***ve Öner Ö*****ı'nın daha önce birlikte sürekli iş yapmaları ve Oktay ******'ın sürekli olarak hırsızladığı malları ****** Spot'ta çalışan Öner ***** aracılığıyla Öner Ö*******'nın çalıştığı yere satması nedeniyle fikir ve eylem birliği içinde hareket etmişler, müvekkili uyuşturucu kullanmak ve mangal yapmak için davet etmişlerdir. Müvekkilden habersiz işlemiş oldukları suçlar gün yüzüne çıkınca müvekkilin üzerine suç isnat etmiş ve işlemiş oldukları suçların gün yüzüne çıkmasıyla inkar amacı gütmüşlerdir. Oktay ********* sucuk ekmek yapmak üzere müvekkili davet ettiğini ve sucuk ekmek yaptıklarını dahi inkar etmiştir.

 

2-İncesu'da gerçekletiği iddia edilen olayda müvekkil araç içerisinde sanık Oktay ile birlikte uyuşturucu madde kullanmış ve uyuşturucu maddenin etkisinde arabada oturmuştur. Sanık ***** bir evin önünde durmuş ve arabanın ön kaputunu açarak müvekkile "Biri seslenirse araba su kaynattı de." şeklinde beyanda bulunmuş, müvekkil de uyuşturucu maddenin etkisiyle hiçbir tepki vermemiştir. Müvekkil o esnada uyuşturucu madde etkisinde olduğu için Oktay'ın ne söylemek istediğini dahi anlayamamıştır. Arabanın içerisinde uyuşturucu maddenin etkisinde olan müvekkil beklemiş daha sonrasında sanık Oktay elinde çantalarla gelmiştir. Müvekkilin çantanın içerisinde ne olduğuna dair bir fikri bile yoktur. Müvekkil Sanık ifadesinde de belirttiği üzere "İncesu'ya Oktay ile beraber gitmiştik. Orada araçta birlikte uyuşturucu madde kullandık, ben araçta uyuşturucu madde içerken Oktay gitmişti. Sonra elinde iki çanta ile birlikte geldi. Ben Oktay'ın hırsızlık yaptığını sonradan öğrendim." şeklinde beyanda bulunmuştur. Yine Sanık Oktay da ifadesinde bu yönde beyanlarda bulunmuştur. Müvekkil üzerine atılı suçu işlememiştir. Zira müvekkil arabanın içerisinde ve uyuşturucu maddenin etkisinde kalmıştır.

 

3-Dava konusu olayda müvekkil suçu işlemediği halde suç mahallinden alınmıştır. Somut olayda ne bir kamera görüntüsü ne de olay mahallinde müvekkile ait parmak izi bulunmaktadır. Dava konusu olaylar Sanık Oktay ve Sanık Öner tarafından işlenmiştir. Müvekkilin sanıklar ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettiğine dair ne bir eylemi ne de bu hususta bir delil bulunmamaktadır. Ayrıca müvekkil ifadesinde de belirtiği gibi dava konusu  Felahiye'deki olayda uyuşturucu madde kullanmak ve sucuk ekmek yapmak üzere; dava konusu İncesu'daki olayda da uyuşturucu madde kullanmak üzere ve uyuşturucu maddesinin etkisiyle araçta bulunmuştur. Müvekkilimiz hakkında suçu işlediğini kanıtlar nitelikte herhangi bir somut delil bulunmamaktadır. Deliller, ceza uyuşmazlığını oluşturan olayın bir parçasını ispat edebilecek nitelikte ve elde edilebilir olmalıdır. CMK m.217/1 de belirtildiği gibi ulaşılamayacak ve dolayısıyla mahkemeye sunulamayacak durumda olmamalı, mahkemede tartışılabilir olmalıdır. Söz konusu olaylarda  müvekkilimin suçu işlediğine dair bir delil söz konusu olmadığından beraatini talep ederiz.

 

4-Ayrıca Hırsızlık suçu ile failin, mağdurun malvarlığını azaltması veya tamamen elinden alması gerekir. Somut olayda müvekkilimizin böyle bir eylemi mevzu bahis değildir. Müvekkilimin suça konu olay ile ilgisi olmadığı gibi suça konu fiili de işlememiştir. Uyuşturucu madde kullanmak üzere bulunduğu konumda diğer sanıkların suç işlemesi ve üzerine suç isnad etmesi sebebiyle suç isnadında kalmıştır. Beraati gerekmektedir. Ayrıca hırsızlık suçunun unsurlarından olan kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alınması unsuru da gerçekleşmemiştir. İkrar anlamına gelmemekle beraber müvekkil, söz konusu hırsızlık mallarından para ya da benzeri bir fayda sağlamamıştır. Müvekkilin eline tek bir kuruş dahi geçmesi mevzu bahis değilken yarar sağlama gibi bir durum söz konusu değildir.

 

5-TCK m. 116 "(1) Bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişi, mağdurun şikayeti üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." demektedir. Konuta gizlice veya hileyle girilmiş olması hâlinde, bu suç oluşmaktadır. Müvekkilimiz tarafından konuta girme olayı mevzu bahis olmadığından Konut dokunulmazlığını ihlal suçu ve suçun nitelikli hali oluşmamıştır, beraatini talep ederiz.

 

6-TCK m.151" (1) Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi, …" denmektedir. Müvekkilimiz mağdurlara ait konutu ne bilmekte ne de mağdurlara ait bir taşınır ya da taşınmaz mala zarar vermiştir. Cezalandırılabilmenin ön koşulu yasada tanımlı suça konu eylemi gerçekleştirmektir. Müvekkilimde mağdura iat taşınır/taşınmaz mala zarar vermediğinden bu suçta oluşmamıştır. Bu suçtan da beraatini talep ederiz.

 

7-Müvekkilin sanıklar ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettiğine dair ne bir eylemi ne de bu hususta bir delil bulunmamaktadır. Ayrıca ifadesinde de belirtiği gibi müvekkil uyuşturucu madde kullanmak üzere ve uyuşturucu madde etkisiyle dava konusu yerlerde sanıklar ile birlikte bulunmuştur.

 

8-Bilindiği üzere ceza muhakemesinde temel olan bazı ilkeler bulunmaktadır. Bu ilkelerden en önemlisi olarak gösterilebilecek olanı “Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesi”dir. Buna göre; ceza muhakemesinde ispat konusunda bir husus aydınlatılmadığında sanık lehine sonuç çıkarılması ve karar verilmesi gerekir. Zira suçluluğu sabit oluncaya kadar sanık suçsuz sayılmalıdır.

 

Bu hususta AY. m.38/4 “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” ve AİHS m.6/2 “Bir suç ile itham edilen herkes, suçluluğu yasal olarak sabit oluncaya kadar masum sayılır.” Denilmek suretiyle suçsuzluk karinesine yer verilmiştir. İki olayda da suçun müdafisi olduğum sanık tarafından işlenip işlenmediği belli olmadığı ve somut bir delil bulunmadığı için sanık hakkında işbu ilkenin uygulanması gerekmektedir.

 

 

SONUÇ ve TALEP: Yukarıda arz ve izah edilen ve re’sen takdir edilecek nedenlerlerle

 

sanık Halil İbrahim *****'ın üzerine atılı suçları işlemediği sabit olması nedeniyle BERAATİNE karar verilmesini, Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte ise lehe olan hükümlerin uygulanmasını saygıyla vekaleten talep ederiz. 18.08.2023

 

                                                                                                                                        SANIK MÜDAFİİ

                                                                                                                                   AVUKAT GİZEM GÜL UZUN

İletişime Geçin

Telefon

+90 552 402 13 28

Email

info@gizemuzunlaw.com