• info@gizemuzunlaw.com
  • +90 552 402 13 28
Bizimle İletişime Geçin +90 552 402 13 28

Blog

Kira Sözleşmesi Uyuşmazlıklarında Görevli Mahkeme

KİRA SÖZLEŞMESİ UYUŞMAZLIKLARI KAMU DÜZENİNE İLİŞKİN OLUP SULH HUKUK MAHKEMESİ GÖREVLİDİR.

 

3. Hukuk Dairesi         2017/13102 E.  ,  2019/6361 K.

  •  


"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında aile hekimi olarak görev yaptığı Aile Sağlığı Merkezine ait kamu zararının tahsili talebiyle icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini, 5258 Sayılı Aile Hekimliği Kanunu kapsamında sözleşmeli olarak görev yapan Aile Hekimlerinin taşınmaz kiraları, personel ve malzeme giderlerini kendilerinin karşılayacaklarını, bu giderler karşılığında maaş haricinde kendilerine her ay değişen tutarlarda ödemeler yapıldığını, davalıya da bu ödemelerin düzenli olarak yapılmasına rağmen kira bedelinin kendisinden tahsil edilemediğini, Sayıştay'ın 01/03/2013 tarihli sorgusunda tahsil edilmeyen bu miktarların "kamu zararı" olarak tespit edildiğini, davalıyla 28/08/2012 tarihinde 1 yıllık kira sözleşmesi yapıldığını, bu tarihten sonraki kira bedellerinin tahsil edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve haksız itiraz nedeniyle icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, cevap dilekçesinde özetle; dava konusu dönemde taraflar arasında kira akdi bulunmadığını, söz konusu dönemde kamu binalarının aile hekimlerine tahsis edildiğini ve kullanımının bakanlıkça sağlandığını, kira ilişkisi dışında kira bedeli talep edilmesinin mümkün olmadığını, koşulları gerçekleşmediğinden ecrimisil de talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, kamuya ait taşınmazların kullanımını düzenleyen 5228 Sayılı Yasa hükümleri doğrultusunda 15/06/2011 tarihinde Sağlık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı arasında protokol yapıldığı ve Hazineye ait taşınmazların Aile Hekimleri tarafından nasıl kullanılacağının düzenleme altına alındığı, bu yerin davacının rızası dahilinde kullanıldığı, yürütülen hizmet kamu hizmeti olup kullanımın haksız olduğundan söz edilemeyeceği, ara döneme ilişkin kira bedelinin tahsiline yasal dayanak bulunmadığı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Somut olayda, uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Dava, 02.05.2016 tarihinde, 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Hal böyle olunca, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK'nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 09.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

İletişime Geçin

Telefon

+90 552 402 13 28

Email

info@gizemuzunlaw.com